FRANKFURT
Hessen’de Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) ile Yeşiller’den oluşan eyalet hükümeti, yoğun çabalara rağmen Arapça, Çince, Lehçe ve Portekizce’nin yanısıra Yunanca ve Türkçeyi müfredata kabul etmedi. Pek çok çok sivil toplum kuruluşunun da destek verdiği “Hessen Yabancı Dil Girişimi”, Türkçe’nin eyalette Almanca’dan sonra en çok konuluşulan dil olduğuna dikkat çekmesi de eyalet hükümetinin kararını etkilemedi.
İlgili haber: https://egazete.de/turkce-bir-baska-bahara-kaldi/
Girişim 2018 yılında başlattığımız imza kampanyasında yaklaşık 20 bin imza toplanmış, bu kampanya sonucunda Hessen eyalet hükümetine ana dillerin okullarda zorunlu seçmeli yabancı dil dersi olarak okutulmasına dönük çağrıda bulunmuştu. Bu çerçevede 2021 yılında Hessen Eyalet Hükümeti girişimin talebinin sadece bir kısmına karşılık vererek, Arapça, Çince, Lehçe ve Portekizce gibi yabancı dillerin zorunlu seçmeli ders olarak okutulmasını kararlaştırmıştı.
Internette https://www.openpetition.de/petition/online/yabanci-dil-olarak-tuerkce-ve-yunancanin-okul-muefredatina-alinsin adıyla başlatılan yeni kampanya bilgileri, bilgisayara indirilip islak imzaya dönüştürülebiliyor
Yeni imza kampanyası açıklanmasında “Ne yazık ki Hessen hükümeti hayatın gerçeğini göz ardı ederek, en yaygın olarak konuşulan Türkçe ve Yunanca gibi ana dilleri Hessen okul sistemine seçmeli yabancı dil dersi olarak, yani Hessen okul müfredatına dahil etmeyi kabul etmemiştir. Bizler bu kararı büyük adaletsizlik olarak değerlendiriyor ve bu nedenle hükümetin bu tutumunu kabul etmek istemiyoruz.” denildi.
Hessen Milletvekili Turgut Yüksel imzalı “Hessen Eyalet Hükümetine Çağrı Dilekçesi”nde şu ifadeler yer aldı:
“2018 yılında toplanan ve Hessen eyalet hükümetine sunulan 20.000 civarında imzalı dilekçenin devamı olarak eyalet hükümetine, Yunanca ve Türkçe’yi de Hessen okullarında zorunlu seçmeli ikinci ve/veya üçüncü yabancı dil dersi olarak okul müfredatına dahil etmesi için birkez daha çağırıda bulunuyoruz.
Bu çerçevede sınıflarda ve günlük hayatta yoğun olarak kullanılan köken dillerinin okul kariyerinin sonuna kadar okutulması sağlanmalı, çok dillilik ve fırsat eşitliği teşvik edilmelidir.
Arapça, Çince, Lehçe ve Portekizce’nin Hessen okul sistemine dahil edilmesi eğitim alanında doğru yönde atılmış olumlu bir adım olmasına rağmen, eksik ve yetersizdir. Bu karar siyasi anlamda olduğu kadar sosyal ayrımcılığı ve toplumsal bölünmeyi beraberinde getirecek boyuttadır. Yunanca ve Türkçe‘nin okullarda seçmeli yabancı dil dersi olarak öğretilmesini, özellikle kültürel ve sosyal yapı için bir zenginlik ve bir saygı göstergesi olarak da görmekteyiz.