2.8 C
Almanya
Çarşamba, Nisan 24, 2024

Pazartesi Yazıları: Beyoğlu Söyleşisi… Kenan Çığır

İnsanoğlu giderek yalnızlaşıyor. Geçimini sağlayarak hayata tutunabilmek tek hedef artık!

Dedi: “Niye aylardır yazmıyorsun?”
Dedim: “Yazmadığımı nereden biliyorsun?”

Dedi: “Bizim, benim için yaz. Seviyorum yazılarını!”
Dedim: “Ümit Yaşar Oğuzcan değilim… Her kadına bir şiir yazayım!”

Dedi: “Abartma ve şaire haksızlık yapma… Sen zaten şiir de yazma, her zamanki gibi gündemi anlat.”
Dedim: “Öyle ya da böyle bu ülkede gündem hiç değişmiyor. İsimler değişiyor… Acıların öfkenin, nefretin, çaresizliğin ve umutsuzluğun yoğunluğu hiç değişmiyor.”

Dedi: “Ee yaz işte!”
Dedim: “Otuz yıl önce de… dün de… kadını, eril zihniyetin ilkelliğini, kıyımı, barbarlığı anlatıyordum. Ne değişti?”

Dedi: “Biliyorum… Çığlık kitabın bunun için değil miydi? ‘Kadın cinayetlerine dikkat çekebilmek adına okyanusta bir damla su!’ derdin. Biliyorsunki değişim bir günde olmuyor!”
Dedim: “2023 yılı Ocak ayı 56 kadın öldürülmüş… 31 cinayet… 25 şüpheli ölüm! İsimler değişiyor, mikrop kapmış o büyük yara gün be gün kangrene dönüşüyor. Bu konuda sürekli kendimi tekrar ediyormuş gibi hissediyorum. Benim okyanusta bir damla dediğim çığlıklarım, puşt puştluğunu yaptıkça bir yerlerden sekip önüme düşüyor. Okuduklarım, gördüklerim, duyduklarım karşısında çaresizce kıvranıyorum. Hergün en az bir kadın katledilirken ve hiç bitmeyen trajediye tüm erk sahipleri kayıtsızken, yazma eylemi sanki hafif kalıyor.”

Dedi: “Yazmak onurlu bir duruş dostum. Çığlık çığlığa yazmalısın. Gazetede, sosyal medyada, yazarak söylediklerini duyanlar mutlaka oluyordu, olacaktır.

Dedim: “Havanda su dövmek istemiyorum. Bu çaresizlik duygusundan sıyrılmak için eve kapattım kendimi. Bol bol okuyorum ve ister inan ister inanma paylaşmasam da bol yazıyorum. Sosyal medyadan uzak duruşum da bu yüzden. İnsan kendini yenileyebilecek ortamını yaratabilmeli. Ona çabalıyorum.”

Kenan Çığır

Dedi: ” Haklısın. Yalnız kalma isteğini anĺıyorum ama yazdıkça ve paylaştıkça da kendini yenileyebilirsin. Yazılarına gelen yorumlar yeni pencereleri açabilir. Mesela seçimi yaz. İttifakları irdele.”
Dedim: “Başlatma seçiminden be dostum. Kukla tiyatrosunun neyini yazayım? Emeği, barışı, özgürlüğü, kadın ve çocuk haklarını… insanı, insanını düşünen: Adaletsizliği, yoksulluğu, yoksunluğu ortadan kaldırabilecek… eşit paylaşımı tesis edip, adına ‘asgari ücret’ denen kölelik düzenini değiştirebileceğine inandığın tek bir parti var mı? Bir an için böyle bir partinin olduğunu varsaysak bile, kökleşmiş bu talan düzeninde şansı var mı?”

Dedi: “Niye kızıyorsun?”
Dedim: “Kızgın halimi görmemişsin!”

Dedi: “Yani, ne halleri varsa görsünler! Ben başımı kuma soktum, derde sokacak yüreğim kalmadı mı diyorsun?”
Dedim: “Kızgın değilim ama kızdırmak için herşeyi yapıyorsun. Konu benim yüreğim değilki! Halkların silkinmesi; haksızlığa, adaletsizliğe, talana, yalana ve bunu yapan soytarılara tepki koyması. Başını gerektiğinde derde sokacak, insanca yaşam için mücadele edecek olan örgütlü halk kitleleriyken, niye beni zorluyorsun?”

Dedi: “Zorlamıyorum dostum. Sadece kabuğuna, köşene, kendi iç dünyana kapanmanı istemiyorum. Sen kendini yaşamdan soyutladığında okurun umurunda olacak mı? Bir iki dost haricinde, kapın ya da telefonun çalacak mı?”
Dedim: “İnsanoğlu giderek yalnızlaşıyor, biliyorum. Geçimini sağlayarak hayata tutunabilmek tek hedef artık. Kimsenin beni arayıp sormasını beklemiyorum.”

Dedi: “Kalk, kalk hadi biraz dolaşalım. Serin havada insan seline karışmak ikimize de iyi gelir. Bu haftaki köşe yazın hazır mı?”
Dedim: “Ne yazacağımı ya da ne paylaşacağımı düşünmedim daha dostum ama yürüyelim hakikaten. Uzun zamandır Beyoğlu’nda yürümemiştim.”

Dedi: “Konuştuklarımızı yazsana. Adımı yazmasan da aşık edebiyatı misali; o dedi, ben dedim dersin. İki sevgilinin değil ama iki dostun söyleşisi olur sonuçta.”
Dedim: “Hay hay!”

Bu soğuk ve karlı günlerde; hastalıksız, kazasız belasız bir hafta diliyorum.

Kenan Çığır
06.02.2023

İzmit

Son Haberler

İlgili Haberler