FRANKFURT
Almanya’da yüzbinlerin aşırı sağa ve ırkçılarla işbirliği yapanlara karşı protestoları sürüyor. Emniyet verilerine göre son üç haftada ülkenin dört bir yanında düzenlenen eylemlere 1 milyon 320 kişi katıldı.
Almanya’da farklı kesimler, 23 Şubat erken genel seçime sayılı günler kala meydanları doldurarak aşırı sağa karşı ses yükseltiyor. Frankfurt’ta erken genel seçim öncesinde meydanları dolduran 20 bin kişi, „Sevgiyi seç, nefreti, ayrımcılığı değil“ dedi. Christopher-Street-Day Hareketi’nin (CSD) federal çapta „nefretsiz birlikte demokratik bir gelecek için güçlü şekilde aşırı sağa karşı“ düzenlediği eylemlere Frankfurt’ta kiliselerden sendika ve çevre örgütlerine kadar 70 kadar kuruluş destekledi. Kent merkezinde Zeil’den Paulskirche, Römer Meydanı ve Main kıyısına kadar geniş bir alanı dolduran Frankfurtlular, „Hiçbir zaman, şimdi“, „33’e beş var“ „Frankfurt’ta aşırı sağa yer yok“, „Demokrasinin alternatifi yok“ dediler.
Miting, sembol olması sebebiyle saat 12’ye beş kala başladı. Protestoda tüm aşırı sağ teröründe hayatını kaybedenlerle birlikte Solingen, Magdeburg ve Münih saldırılarında katledilenler için de bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
“Göçmenler bu kentte belediye başkanı oluyor”
Suriyeli mülteci anne babanın oğlu olan Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef, „Sorunların sorumlusu yapılmak istenen göçmenler işyerlerinde, hastanelerde, yuvalarda, itfaiye veya poliste iş arkadaşımız, hatta bu muhteşem güzellikteki kentin belediye başkanı. Her insanın onuru dokunulmazdır.“ diye konuştu. Holokost’tan kurtulan Eva Szepesi’nin Federal Meclis’te yaptığı konuşmaya dikkat çeken Josef, „Eva Szepesi’nin şu sözü çok önemli: Katliam Auschwitz ile başlamadı. Katliam insanların susması ve yüzünü çevirmesiyle başladı.“ Bu nedenle susmamamız ve görmezden gelmememiz çok önemli. Biraraya gelerek sesimizi olabildiğince yükseltmemiz çok önemli. Bu bizim tarihten aldığımız en önemli ders, tarihin bize yüklediği sorumluluktur. Bir haksızlık olduğunda asla görmemezden gelmeyeceğiz. Irkçı partiler insanları aşağılayıp, hangi insanın iyi olduğuna karar vermek istiyorlar. Buna hep birlikte karşı duruyoruz. Frankfurt’u çok seviyoruz, ayrımcılık yapılmasına, nefret tohumu saçılmasına izin vermeyeceğiz. Frankfurt’ta konut sorunu, geçim, güvenlik sorunu var. Demokrasi sorunların çözümü için en yol üzerine mücadele etmektir. Demokrasi aynı zamanda birarada olmaktır“ diye konuştu.
„HAYATIMIZDAN ENDİŞE ETMEK İSTEMİYORUZ“
Mitingte aşırı sağcıların farklı düşünenler,farklı kökenler ve farklı seksüel eğilimi olanlara düşman olduğuna, nazilerin de 2 Dünya Savaşı sırasında 15 binden fazla homoseksüeli toplama kamplarına kapatarak öldürdüklerine dikkat çekildi. CSD üyleri hayatlarından endişe duydukları bir dönemde olmak istemediklerini belirterek, “Toplum olarak birbirimize sahip çıkmak durumundayız. Haftaya seçim sonucu nasıl çıkarsa çıksın, toplumu bölmelerine izin vermemeli, demokrasiye sahip çıkmak zorundayız“ dediler.
Efsane isim mitingte
Eintracht Frantfurt Onursal Başkanı Peter Fischer, aralarında eski Die Linke Genel Başkanı Janine Wissler, Hessen Milletvekili Turgut Yüksel ve eski Yeşiller Genel Başkanı Omid Nouripour’un da aralarında olduğu bir grup ile birlikte sahneye çıkıp Frankfurt şarkısı söyledi. AfD’lilerin kendisine 4 bin 400’ün üzerinde dava açtıklarını belirten Fischer, aşırı sağcılardan korkmadığını, onların nefret duyguları yaymalarına engel olmaya devam edeceğini söyledi.
“Ne düşündüğümüzü söylemenin zamanı”
CSD mitingleri Hessen eyaletinin Darmstadt ve Wiesbaden kentlerinde de büyük ilgi gördü. CSD hareketi miting çağrısında, sosyal ve siyasi durumun özellikle azınlıkların giderek daha fazla baskı altında kalacağı şekilde değiştiğini ve bunun birçok kişi için somut bir fiziksel, psikolojik ve yasal tehdit oluşturduğunu belirtti. CSD çağrısında, „Üslup giderek düşmanca bir hal almakta ve aşırı sağcı partiler güçlenmektedir. Buna karşı çıkmanın ve ülkemizi nefretleriyle zehirlemek isteyen Naziler, aşırı sağcılar, ucuz fırsatçılar, demagoglar ve kundakçılar hakkında ne düşündüğümüzü açık bir şekilde ortaya koymanın zamanı bir kez daha geldi“ ifadelerine yer verdi.