CHP’nin Almanya’daki örgütlenme çalışmaları “CHP Almanya Birlikleri Federasyonu” adı altında sürdürülüyor.
Bu çerçevde kurulan CHP Frankfurt Birliği kısa bir süre önce genel kurulunu gerçekleştirerek, yeni bir yönetim kurulu oluşturdu.
Serdal Üngör başkanlığındaki yeni yönetim kurulu şu isimlerden oluştu:
Ayşe Eroğlu, Yasemin Paukner, Fatma Temizsoy, Ercan Begen, Servet Tarı, Bülent Bitir, Yılmaz Şahin, Serkan Çelik, Halil İbrahim Karaahmet, Kubulay Yılmaz.
CHP Frankfurt Birliği yeni yönetiminin tanışma toplantısında, önümüzdeki dönem faaliyetlerinin yanısıra Avrupa Parlamentosu seçimlerine ilişkin yaklaşımlar da konuşuldu.
CHP Frankfurt Birliği’nin yeni Başkanı Serdal Üngör, Frankfurt ve çevresinde faaliyet gösteren göçmen örgütlerinin de davetli olduğu toplantıda öncelikli hedeflerinin CHP’nin Almanya’daki oylarını artırmak olduğunu belirtti. CHP’nin Türkiye’deki son yerel seçimde en fazla oyu alan parti olduğunu hatırlatan Üngör, ancak aynı durumun Almanya’da kullanılan oylar açısından geçerli olmadığını kaydetti. Başkan Üngör, yeni yönetim olarak önümüzdeki dönemde hem Almanya’daki sorunlarla ilgili, hem de Türkiye’ye yönelik kamuoyuna açık etkinlikleri çoğaltmaya kararlı olduklarını, her ay bir etkinlik düzenleyeceklerini belirtti.
Avrupa Parlamentosu seçimlerinin önemine de değinen Üngör, “Milliyetçi-ırkçı partilerin geldiği konum, bu konuda bize özel sorumluluklar yüklüyor. Şüphesiz kabullenemediğimiz ırkçı-faşist yakaşımlara karşı tüm demokratik kitle örgütleri duyarsız kalmayacaktır. Ancak burada yaşayan bizler ilaveten risk altındayız ve duyarsız kalmamız elbette sözkonuusu olmayacaktır” dedi.
“Sandığa gidin” çağrısı
Toplantıya katılan SPD’den (Almanya Sosyal Demokrat Partisi) Hessen Eyalet Milletvekili Turgut Yüksel de burada yaşayan CHP’lierin Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılan demokrasiden yana partileri desteklemesini beklediklerini belirtti.
Yüksel, “Tabii ki gönlümüzün bir tarafı Türkiye’de ve oraya yönelik çalışmalarda da bulunmak gerekiyor. Ancak kapımızın önündeki sorunlara da kayıtsız kalmamalıyız. Türkiye’ye gösterilen ilginin yarısı bile Avrupa’ya gösterilmiyor” diyerek, seçime katılım oranının düşük olmasının aşırı sağ partilerin Avrupa Parlamentosu’da daha da güçlenmesine yol açabileceğine işaret etti.
Bu seçimlere katılma yaşının 16’ya indiğini hatırlatan Yüksel, Avrupa Birliği’nin özellikle gençler için çok önemli olduğunu vurgulayan SPD Milletvekili, “Gençlerinize söyleyin, seçime katılsınlar!” çağrısında bulundu.
Bazı CHP’liler tarafından gündeme getirilen bundan sonraki Avrupa seçimlerine “CHP birlikleri” olarak ayrıca girerek, partinin Avrupa Parlamentosu’nda da temsil edilebilmesi için çaba gösterilmesi önerisine karşı çıkan Yüksel, Almanya’daki Türkiye kökenliler tarafından kısa bir süre önce AKP’nin uzantısı olarak kurulduğu ileri sürülen ve Avrupa seçimlerine katılacak olan DAVA partisine değindi. Almanya’da daha önce de benzer girişimler olduğunu hatırlatan Yüksel, “Etnik temelde kurulan partilerin şansı yok” dedi.
Avrupa Birliği’ne karşı olan aşırı sağcı partilerin bu seçimden daha da güçlenerek çıkabileceğini hatırlatan Yüksel, seçime giren partiler arasında herkesin kendisine yakın bir demokratik parti bulabileceğini ve oyların o partilere verilmesiyle aşırı sağın yükselişine karşı durulabilineceğini vurguladı. (gk)