Almanya’nın dört bir yanında kiliseler, sendikalar, çevreci, insan hakları grupları, demokrat, sol siyasi partiler ile sivil toplum kuruluşlarının aşırı sağ ve AfD karşıtı eylemleri artarak devam ediyor. “Hiçbir zaman, şimdi” diyen protestocular demokrasiye sahip çıkılmasını, faşizmin tekrar yaşanmamasını, ülkenin 1933 yılına dönmemesini istiyor.
Almanya’da Berlin, Frankfurt, Hamburg, Köln, Münih ve Stuttgart gibi büyük kentlerde yüzbinlerin, toplamda 1 milyon 500 bin insanın protestolarının ardından yeni yüzlerce yerleşim yerinde daha eylem çağrısı yapıldı.
Hafta sonunda bu kentlerde ırkçılık karşıtı eylemler var
Güncel eylem tarihlerin bir özeti demokrateam.org web sitesinde görülebiliyor. Mitinglerin kamuya duyurusu için de miting kaydı buradan yapılabiliyor: https://demokrateam.org/demonstrationen/.
Demokrasi grubunun (Demokratieteam) açıklamasında ırkçılık ve aşırı sağ karşıtı eylemlerle ilgili şu ifadelere yer verildi: “AfD’nin demokrasi düşmanlarına karşı koymanın tek yolunun geniş tabanlı ve kararlı bir muhalefet ve protesto olduğu artık çok açık: AfD’nin oyları seçim anketlerinde düşüyor ve çeşitli eylemler partinin gayri resmi “lideri” Björn Höcke ve yandaşlarının tansiyonunu yükseltiyor.
Bu nedenle AfD’yi ve normalleşmesini geri püskürtmek ve nihayetinde aşırı sağcı fikirlerini ait oldukları yere, yani tarihin çöp sepetine göndermek için şimdi topun ağzında olmak çok daha önemli!
Şimdi, her yerdeki diğer ırkçılık ve faşizm karşıtlarıyla birlikte gelecekteki etkinlikleri örgütlemenin ve demokrasi düşmanlarının yaklaşan seçim kampanyalarına birlikte hazırlanmanın tam zamanı. Hiçbir sağcı ve ırkçı slogan karşılıksız kalmamalı ve AfD hiçbir yerde rahatlıkla kampanyasını yürütümemeli! Yaratıcı karşı eylemler için fikirler ve çok daha fazlasını web sitemizde bulabilirsiniz.“
Protestoların bir sonraki zirvesi 3 Şubat 2024’te Berlin, Dresden ve diğer şehirlerde düzenlenecek #WirSindDieBrandmauer eylem günü olacak.
17 Şubat’ta merkezi mitingle Hanau kurbanları anılacak
Irkçılık karşıtı eylemler 17 Şubat’ta Hanau’da farklı bir boyut kazanacak. Irkçı saldırganın katlettiği dokuz göçmen, katliamın dördüncü yılında merkezi mitingle anılacak (Hanau, Kurt-Schumacher-Platz, saat 14.00) Katledilenlerin yakınlarının oluşturduğu Hanau 19 Şubat İnisiyatifi, “İsimlerini Söyleyin!“ adıyla yaptığı çağrıda “Hanau’da 19 Şubat 2020 tarihinde işlenen ırkçı cinayetlerden sonra kendimize bir söz verdik: Kurbanların isimlerini unutmayacağız. İsimlerinizi her yerde taşıyacağız. Dört yıl boyunca. Ve dinlenmeyeceğiz. Olaydan etkilenme ve sözde kabul etme yeterli değildir. Tam bir açıklama ve somut sonuçlar elde etme zamanı gelmiştir. Bizi dikkatle dinlemelerini ve etkilenenlerle dayanışma göstermelerini talep ediyoruz. Sorumlular için artık aynı şey söz konusu olamaz. Sessiz kalanlar için değil. Görmezden gelenler için değil. Örtbas edenler için değil. Ve kurbanları değil failleri koruyanlar için de değil. Artık bizim için hiçbir şey eskisi gibi değil. Acı ve öfke norm haline geldi. Hanau’da ve diğer birçok şehirde, tam da bu nedenle her gün sağcı, antisemit ve ırkçı cinayetlerin ve şiddet eylemlerinin eksiksiz bir şekilde soruşturulması için kampanya yürütüyoruz. Adalet ve siyasi sonuçlar için. Uygun bir anma için. Ve hepsinden önemlisi: ırkçılığın, Müslüman karşıtı ırkçılığın, antiziganizmin ve antisemitizmin norm olmadığı bir toplum için, hiç kimse için değil. Bir sonraki saldırıyı beklemediğimiz, güven içinde ve birlikte yaşayabildiğimiz bir toplum için.
17 Şubat 2024 tarihinde, Hanau’da hepinizle birlikte bir anma gösterisi için bir araya gelmek istiyoruz. Birçok kişiyle birlikte yas tutmak ve hatırlamak için.
Onların İsimlerini Söyleyin. Hatırlamak değişmektir“ ifadelerini kullandı
21 Mart’ta 15 dakikalık grev çağrısı
Diğer yandan geçtiğimiz hafta Köln’de aşırı sağa karşı mitingte 70 bin insanı biraya getiren Köln Stellt Sich Quer adlı inisiyatif de, 21 Mart 2024 Uluslararası Irkçılıkla Mücadele Günü‘nde saat 12’ye çeyrek kala insan onuru dokunulmazlığı için tüm ülkede 15 dakikalık grev çağrısı yaptı.
İnisiyatif çağrısında, “Atölyelerde, ofislerde, fabrikalarda ve idarelerde, kreşlerde, okullarda ve üniversitelerde çalışma çeyrek saat durdurulmalı.
Çeyrek saat boyunca, ne yapıyor olurlarsa olsunlar herkesten durmalarını ve net bir sinyal göndermelerini istiyoruz.
Açık, uluslararası bir toplumda birlikte yaşadığımızı ve bölünmemize izin vermeyeceğimizi açıkça belirtmek istiyoruz.
Göç geçmişi olan insanlar olmadan yaşam ve iş düşünülemez.
İnsan onurunu savunmak aynı zamanda mültecilerin iş dünyasına daha iyi erişimlerini sağlamak anlamına da gelmektedir.
İşyerlerinin ve eğitim merkezlerinin bir çeyrek saatlerini ırkçılığı ve AFD’nin insanlık dışı sınır dışı etme planlarını tartışmaya ayırmalarını ve ırkçılığa, antisemitizme, milliyetçiliğe, homofobiye ve trans düşmanlığına karşı insan hakları ve insan onuru için ortak savunuculuğun gerçekte nasıl olabileceğini düşünmelerini istiyoruz,
İşyerlerinde ve eğitim merkezlerinde cinsiyet, köken, dil, anavatan ve geçmiş, inanç, dini veya siyasi görüş ayrımı yapılmaksızın herkese dayanışma ve takdir gösterilmesini istiyoruz“ ifadeleri kullanıldı.