FRANKFURT
23. Uluslararası Frankfurt Türk Film Festivali, Festivalin üniversiteler arası kısa film yarışmasını kazanan Ebubekir Sefa Akbulut ve Hatice Ergen, belgesel ödülü sahibi Merve Kuş Mataracı (Emma) vize alamadıkları için katılamadılar. Yaşam boyu onur ödülünü kazanan Tayfur Bademsoy ise Alman sinemacılara sitem etti.
Festival Tuna Kiremitçi konseri ve Mahzun Kırmızıgül’ün “Prestij Meselesi” filmiyle başladı. Filmin başrol oyuncusu Mahmut Kırmızıgül, Türkiye’de deprem nedeniyle sinemalardan geri çekilen “Prestij Meselesi”nin yeni bir başlangıç yapmak istediğini söyledi.
Festivalin 2022 Seyirci Ödülünü Yönetmen Sabırsızlık Zamanı ile kazandı. Türk Üniversiteler Arası Film Yarışması ödülü sahipleri Ebubekir Sefa Akbulut (İkilem) ve Hatice Ergen (Merjem), festivalin belgesel ödülü sahibi Merve Kuş Mataracı (Emma) vize alamadıkları için ödül törenine katılamadılar. Sinamacılar festivale gönderdikleri mesajlarda, ödülü bizzat alamadıkları için çok üzgün olduklarını, vize sorunun da biran evvel çözülmesini arzu ettiklerini dile getirdiler.
Frankfurt Kültürlerarası İletişim Derneği’nin TÜRSAK Vakfı Türkiye proje ortaklığı ile düzenlediği, 16 Haziran 2023 tarihine devam edecek festival programında altı kentteki film gösterimlerinin yanısıra “Cumhuriyet ve Sinema” konulu panel, konser ile “Altın Elma” kısa ve uzun metrajlı film yarışmaları da yer alıyor. Festivali Hessen Eyaleti Kültür ve Uyum Bakanlığı ve Frankfurt Büyükşehir Belediyesi de destekliyor. Festival Başkanı Hüseyin Sıtkı, toplumun pandeminin ardından on kentte yıkıma ve ellibinden fazla insanın ölümüne sebep olan deprem ile Ukrayna savaşından etkilendiğini ancak geleceğe umudu ve morali yüksek tutmak için programa daha çok özen gösterdiklerini söyledi.
Tamer Levent: Yaşasın sanat!
Açılışta ünlü oyuncular Tamer Levent, Sermin Hürmeriç ile Türk asıllı Alman oyuncu Tayfun Bademsoy’a da yaşam boyu onur ödülü verildi. Tamer Levent ödülünü alırken, salonları doldurmak için seyirci ifadesinden kurtulmak gerektiğini söyledi. Levent, “Siz deneyimci olarak filmleri izlerken biz de birlikte tartışmayı, interaktif hale getirmeyi özlüyoruz. Pandemi, deprem için sıkıntılar nedeniyle sinemada düşüş var. Bunu telafi etmemiz gerekiyor. Deneyimci olarak izlerken yaratıcı düşünceler ortaya çıkacaktır” dedi. Sermin Hürmeriç ise ödülü almaktan çok mutlu olduğunu belirterek, “Bu karmaşık dünyada bize birazcık nefes aldırabilen, güldürebilen, eğitebilen, öğretebilen, insan olduğumuzu hatırlatan sanatı, mesleğimi çok seviyorum. Ama seyircimizi herşeyden daha çok seviyorum” diye konuştu.
Bademsoy’dan Alman sinemacılara sitem
Ödülü yabancı sanatçılar adına aldığını belirten Tayfun Bademsoy ise, “Çok yorucu bir yoldu. Biz çalışmak, oynamak, oyunlar sergilemek için pek imkan bulamadık. Çok çok tartışmak, mücadele etmek durumunda kaldık. Almanlara “Ey biz insanız, çalışmak, burada yaşamak istiyoruz” demek durumunda kaldık. Ödülüm için öncelikle çocuklarıma teşekkür etmek istiyorum” ifadelerini kullandı.
“Festivali 23 yıl sürdürmek kolay değil”
Başkonsolos Erdem Tunçer bir festivali başlatmanın kolay, ancak 23 yıldır sürdürebilmenin kolay bir iş olmadığını kaydetti. Festivalin devam etmesinin kültürel hayatın zenginleşmesi için hayati önem taşıdığını vurgulayan Tunçer, “Festivalin devam edebilmesi için seyircilere ihtiyacımız var. Filmleri ilgisiz bırakmayalım, salonları dolduralım. Hessen’de 350 bin Türkiye kökenli yaşıyor. Festivaller, kültürel hayata da katkıda bulunduğumuzun önemli kanıtıdır” ifadelerine yer verdi.
Eskişehir ile 10. yıl kutlanıyor
Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef, hamiliğini üstlendiği festivalin köklü bir geleneğe yaslandığını ve artık kentin kültür yaşamından koparılamayacağını söyledi. Festivalin Türk sinemasının gelişmesine de işaret ettiğini kaydeden Josef, “Bir festivalin 23 yıldır düzenli yapılıyor olması olağan bir durum değil. Bu festival Türkiye’nin 100. yılına denk geldi. Türk filmin gelişim konusu ön planda olacak. Biz kent olarak farklı bir kutlama daha yapıyoruz. Frankfurt ile Eskişehir kardeş kent olmalarının 10. yılını kutluyor. Frankfurt’ta Eskişehir Meydanı açmıştık. Şimdi de Eskişehir’de bir caddeye Frankfurt adı verilecek” dedi.
Hessen Bilim ve Kültür Bakanlığı Müsteşarı Ayşe Asar ise destek verdikleri festivalin yalnızca Türkiye kökenliler için bir etkinlik olmadığını Almanya’da yaşayan herkese hitap ettiğini belirtti. Filmlerin toplumsal ilişkileri anlattığını, köprüler kurduğunu kaydeden Asar, “Festival de kendine bunları amaç edindi. Türk kökenli bir Alman olarak Türk filmi, kültürel gelişmemiz için vazgeçilmez unsur olduğunu düşünüyorum. Türkiye’nin 100. yılı da çok önemli. Pek çok Alman akademisyen genç Türkiye’nin gelişmesinde önemli katkıları olmuştu” diye konuştu.