GÜRSEL KÖKSAL
Frankfurt Kitap Fuarı, dün gerçekleştirilen törenle kapılarını 70. kez açtı. 102 ülkeden 7300 yayın kuruluşunun katıldığı fuarı 300 bine yakın kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.
Yayıncılık sektörüyle ilgili her alanın aktörleri ve ürünlerini biraraya getiren dünyanın bu en büyük fuarı, aynı zamanda başta fikir ve basın özgürlüğü olmak üzere çeşitli toplumsal konuların da önemli uluslarası platformlarından biri.
Hak ve özgürlükler
Bu yılın aynı zamanda İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi‘nin ilanının 70. yıldönümü olması nedeniyle özgürlükler ve haklar her zamankinden daha yoğun olarak fuarda gerçekleştirilecek etkinliklere konu olacak.
Başta Türkiye olmak üzere çeşitli ülkelerdeki iletişim özgürlüğüyle ilgili sorunların tartışılacağı toplantıların büyük ilgi çekmesi bekleniyor.
Sadece Gazeteci-Yazar Deniz Yücel‘in en az üç toplantıya konuşmacı olarak katılacak olması, bu yıl da Türkiye‘nin Frankfurt Kitap Fuarı‘nın en önemli “misafirleri“ arasında yer alacağını gösteriyor.
Fuarın asıl misafiri ya da onur konuğu ise Türkiye‘nin komşusu Gürcistan. Yoğun bir kültürel programla Almanya‘ya gelen Gürcüler, bu önemli fırsatı ülkelerinin tanıtımı için değerlendirmeyi hedefliyorlar. Gürcü alfabesinin karakterlerinden kaynaklanan “Gürcistan – Made by Characters“ sloganı kapsamındaki bir dizi kültürel etkinlik ve sergiyle sınırlı bir süre için de olsa yayın dünyasının gündeminde kalmaya çalışıyorlar.
“Erkekler kadınları daha fazla okumalı“
Fuar geçtiğimiz yıllarda “Hepimiz feminist olmalıyız!“ çağrısıyla başlattığı kadın hakları tartışmasıyla tanınan Nijeryalı yazar Chimamanda Ngozi Adichie‘nin, Alman Yayıncılar Birliği ve Kitap Fuarı başkanlarının katıldığı basın toplantısıyla başladı.
Afrika kıtasındaki ve ülkesindeki gelişmelere de değinen Adichie‘nin erkeklerin “artık daha fazla kadınların yazdığı kitapları okumaları“ çağrısında bulundu.
Resmi açılış da onur konuğu Gürcistan Başbakanı Mamuka Bakhtadze ve Avrupa Birliği‘nin Dış İlişkiler Sorumlusu Federica Mogherini başta olmak üzere politika ve yayın dünyasından üst düzey temsilcilerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Açılış törenin edebi konuşmasını ise Gürcü Yazar Nino Haratischwili üstlendi. Hem açılış toplantısında, hem de açılış töreninde yapılan konuşmalarda dünyada insan haklarına ilişkin olumsuz gelişmelere dikkat çekilip, yayıncılığa özgürlüklerin savunulması ve güçlenmesindeki yeni görevler düştüğü vurgulandı, edebiyatın ülkeler, kültürler, insanlar arasında kurduğu “köprüler“in önemine dikkat çekildi.
Türkiye‘nin katılımı
Frankfurt Kitap Fuarı‘na Türkiye daha önceki yıllarda olduğu gibi öncelikle Kültür ve Turizm Bakanlığı‘nın organize ettiği büyük bir Türkiye ulusal standıyla katılıyor.
Çeşitli yayınevleriyle, Türkiye Yayıncılar Birliği ve Basın Yayın Birliği gibi sektör kurumlarının da yer aldığı stand, bir yanda yayıncılara ürünlerini sergileme ve iletişim fırsatı sağlarken, diğer yandan da Türkiye‘yle ve Türkiye kültürüyle ilgili çeşitli etkinliklere mekan olacak.
Açılışına Kültür ve Turizm Bakanı Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Dursun ve Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Hamdi Turşucu‘nun da katılacağı standta “Troya Yılı“nın tanıtımına ağırlık verilecek. Bu kapsamda düzenlenen toplantılara konuşmacı olarak da Prof. Dr. İlber Ortaylı ve Troya Kazıları Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan katılacak. Türkiye mutfağının tanıtımına yönelik sunumlar da Türkiye Standı‘nın programında yer alıyor.
Türkiye‘nin ulusal standı çevresinde, daha önceki yıllarda olduğu gibi yayıncılık yapan çeşitli yerel yönetimlerle (İstanbul Büyükşehir, Bahçelievler, Zeytinburnu belediyeleri), İstanbul Ticaret Odası‘nın kendi standları yer alacak. Büyük Doğu Yayınları da ulusal katılımın yanındaki bağımsız standlardan.
Turizm ve Kültür Bakanlığı‘nın organizesiyle fuarın çocuk kitapları bölümünde de ayrı bir Türkiye Ulusal Standı yer alacak.
Fuara bağımsız Ayrıntı ve Belge gibi kendi standlarını açarak katılan yayınevleri de var.
İnsan hakları ve Türkiye
İnsan Hakları Beyanamesi‘nin 70. yıldönümüyle ilgili etkinlikler, esas olarak fuar yönetiminin çeşitli Alman yayın kurumlarıyla birlikte “On the same Page“ başlığı altında organize ettiği programda yer alıyor.
Bunların önemli bir bölümü Türkiye‘yle ilgili…
Örneğin “Özgürce konuşma hakkı – Avrupa‘da basın özgürlüğü“ konulu toplantının konuşmacılarından biri hapisten çıktıktan sonra Frankfurt‘ta yaşayan Yazar Aslı Erdoğan.
Bir diğer toplantının başlığı “Söz ve Özgürlük İçin – Deniz Yücel Konuşuyor“. Benzer başlıklı bir diğer toplantıyı da Uluslararası Af Örgütü düzenliyor.
Deniz Yücel ayrıca “Türkiye‘de basın özgürlüğü“ konulu toplantıya da Almanya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Michael Roth ve Alman PEN‘i Başkanı Regula Venske‘yle birlikte katılacak.
Konuşmacıları arasında Türkiye‘den kimse yok ama bir diğer toplantının konusu da Türkiye:
“Demokrasi devre dışı mı? Türkiye‘de medyanın ve yargının geleceği“ başlıklı toplantıya konuşmacı olarak Avrupa Yargıçlar Birliği Başkanı Jose Igreja Matos, Alman Yayıncılar Birliği Genel Müdürü Alexander Skipis, İsviçre‘den Federal Yargıç Thomas Stadelmann katılıyor.
Bir diğer toplantıda Gazeteci Osman Okkan (Kültür Forum Türkiye – Almanya) ve Pitt von Bebenburg (Frankfurter Rundschau), ömürboyu hapis cezasına çarptırılan Gazeteci-Yazar Ahmet Altan‘ın hapishanede yazdığı ve Almanya‘da yayınlanan kitabı “Dünyayı Bir Daha Görmeyeceğim“ (Ich werde die Welt nie wiedersehen) üzerine, “Deutschlandfunk“ radyosu moderatörü Angela Gutzeit‘in sorularını yanıtlayacaklar.
Suudi Arabistan da gündemde
Frankfurt Kitap Fuarı boyunca yayıncılık dünyasının çeşitli alanlarında verilen çok sayıda ödül de sahibini buluyor.
Bu ödüllerden biri de Suudi Arabistan‘da yazdığı yazılar nedeniyle hapse atılan ve kırbaç cezasına çarptırılan gazeteci Raif Badawi adına verilen “cesur gazetecilik ödülü“.
Friedrich – Neumann Vakfı tarafından bu yıl dördüncü kez verilecek ödülün sahibi Ürdün‘de faaliyet gösteren “Araştırmacı Gazetecilik için Arap Muhabirler“ (ARIJ – Arap Reporters for Investigative Journalists) olacak.
Türkiye‘de kısa bir süre önce Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu‘nda “kaybolan“ gazeteci Cemal Kaşıkçı‘yla ilgili haberler nedeniyle bu ödül törenini önceki yıllara göre daha fazla ilgi görmesi bekleniyor.
Raif Badawi ödülü geçen yıl da o günlerde hapiste olan Araştırmacı-Gazeteci Ahmet Şık‘a verilmişti.
Türkiye‘yle ilgili kitaplar
Fuarda bu yıl Türkiye‘yi konu alan yeni yayınlar ve bunlarla ilgili tanıtım toplantıları da gerçekleştirilecek.
Bunlardan biri “Nach dem Putsch“ (Darbeden Sonra) başlığı altında yayınlanan seçki. İlker Ataç, Volkan Ağar ve Michael Fanizadeh tarafından yayınlanan ve 15 Temmuz darbe girişiminden sonraki gelişmeleri konu alan 16 makalenin yer aldığı kitabı konu alan iki ayrı toplantı düzenlenecek.
Sadece fuar alanında değil
Kitap fuarı vesilesiyle Frankfurt, bir hafta boyunca bir “kültür başkenti“ olacak. Akşam saatlerinde kent içindeki birçok mekan çeşitli kültür girişimlerinin organize ettiği toplantılarda yüzlerce yazar, kitapseverlerle biraraya gelecek.
Örneğin yazar Aslı Erdoğan, “Satır Araları – Bir saatlik güzellik“ başlığı altında düzenlenen ve savaşı, savaşan insanları konu alan eserlerin okunduğu toplantı dizilerinin konuklarından. Erdoğan, katılacağı toplantıda Çinli yazar Yan Lianke‘nin eserinden okuyacak.
Bu kapsamdaki bir diğer toplantıda da Alman yazar Jan Wagner, Ahmet Altan‘ın kitabından pasajları okuyacak.
Almanya‘da yaşayan Türkiye kökenli sinema-tiyatro sanatçısı ve yazar Renan Demirkan da katılacağı toplantıda, öncülüğünü yaptığı çeşitli kesimlerinden 40 kişinin yazılarının yer aldığı “
Impulse für eine Demokratie der Moderne“ (Çağdaş demokrasi için düşünceler) başlıklı kitaptan hareketle “nasıl bir demokrasi?“ sorusuna yanıt arayacak.