Almanya’da 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı, Alman Sendikalar Birliği’nin (DGB) öncülüğünde “Daha fazla ücret, zaman ve güvence” talebiyle kutlandı.
Almanya’da 1 Mayıs kutlamalarına 330 binden fazla insan katıldı. Almanya’nın dört bir yanında sokağa çıkan emekçiler, çalışma koşullarının iyileştirilmesi konusunda mücadelede azimli olduklarını dile getirdiler. Mitinglerde aşırı sağa karşı dövizlerin yoğunluğu da dikkat çekti.
Hannover’de 1 Mayıs kutlamalarına katılan DGB Başkanı Yasmin Fahimi, değişim zamanlarında çalışanların, örneğin toplu sözleşmelerin korunmasının yanı sıra iş konusunda da daha fazla güvenceye ve iyi çalışma koşullarına ihtiyaç duyduklarını vurguladı. DGB Başkanı Fahimi, Federal Hükümet ortağı liberal FDP’nin 63 yaşında emekli olma hakkının kaldırılması çağrısını “Böyle bir fikirle ortaya çıkanları, çalışanların günlük çalışma hayatları hakkında hiçbir fikir sahibi yok” diyerek eleştirdi.
DGB: Çalışanların AfD’den beklentisi yok
Yaklaşan Avrupa seçimleri ve Almanya’da sağa kayma tehdidine dikkat çeken de Alman Sendikalar Birliği, İşçi Bayramı kutlamaları için yayınladığı çağrıda da güçlü bir demokrasiden yana olduğunu belirtti. Çağrısında 2024 seçim yılında tüm seçmenleri AfD’ye karşı uyaran DGB, “Çalışanların AfD’den bekleyeceği hiçbir şey yok. Irkçılar ve sağcı popülistler çalışanların çıkarlarını temsil etmez. “Mevcut zorlukların çözümü nefret ve bölünmede değil, birlikte çalışmakta yatıyor. Sendikalar, çalışanların hükümetlerden bağımsız olarak kendi örgütlü güçlerini geliştirmek için dayanışma temelli birliktelikleridir. Ancak aşırı sağın başını ağrıtan da tam olarak budur. Ve her zaman da öyle olacaktır” ifadelerine yer verdi.
Motor kuryeler en önde
Frankfurt’ta motor kuryelerin grevi 1 Mayıs kutlamasına damgasını vurdu. İşyerinde toplu iş sözleşmesi talebiyle bir günlük greve giden yaklaşık 350 motor kurye 1 Mayıs etkinliğine katıldı. Sözcü Chayan Diaz Funtes, Posta İdaresi çalışanları gibi toplu iş sözleşmesi istediklerini söyledi. Asgari ücretle çalıştıklarını ancak ayın sonunda ne kadar ücret alacaklarını bilemediklerini kaydeden Diaz, “İşveren baştan beri sendikalaşmaya karşı. Sendikayla irtibat kuranları işten çıkarmak için her yolu deniyor. Pandemi döneminde büyük paralar kazandılar. Artık çalışanlar olarak ayın sonuda gelirimiz bu demek istiyoruz. Çalışanların toplu iş sözleşmesini kabul edinceye kadar mücadelesi sürecek” diye konuştu.
Sol Parti Genel Başkanı Wissler Frankfurt mitinginde
1 Mayıs yürüyüşünde Die Linke (Sol Parti) Genel Başkanı Janine Wissler, Hessen Sosyal, Aile Bakanı Heike Hoffmann ile Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef 1 Mayıs kortejinin en önünde yer aldılar. Frankfurt 1 Mayıs etkinliğine aralarında Sol Parti ve DİDF’in de olduğu Türkiye’den sol gruplar büyük ilgi gösterdi.
Yaklaşık beş bin kişinin katıldığı, Römer’de gerçekleşen mitingte konuşan DGB Hessen – Thüringen Başkan Yardımcısı Renate Sternatz, işyerlerinde öncelik para ve karın değil çalışanların olması gerektiğini söyledi. Toplu iş sözleşmesini tüm işyerlerinde anahtar sözcük olarak algıladıklarını kaydeden Sternatz, “Neoliberal politika iflas etmesine rağmen kimileri hala özelleştirmeden bahsediyor. Alman Demiryolları, Posta İdaresi gibi şirketlerde özelleştirme istekleri son bulmalı. Krizlerde biz ödüyoruz. Enflasyonun halkın sırtına yüklenmesine, onların da karlarını artırmasına hayır diyoruz” ifadelerine yer verdi.
Mike Josef aşırı sağa karşı uyardı
Mitingte konuşan Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef ise ülkede artan ayrımcılığa ve aşırı sağa sert tepki gösterdi. Aşırı sağı görmemezlikten gelmenin son yıllarda NSU cinayetleri, Hanau katliamı gibi olayları beraberinde getirdiğini kaydeden Josef, bu ülkede yaşayan, hatta Alman pasaportu taşıyan insanları sınırdışı etmek isteyenlerin yurtsever olamayacağını belirterek, “Bunlar insan düşmanlarıdır. Biz geleceğimiz için, ırkçılığa karşı mücadele ediyoruz. Biz insanların nereden geldiğine değil, gelecekte ne yapmak istediklerine, nasıl bir ülke istediklerine bakıyoruz” diye konuştu.