11 C
Almanya
Pazar, Kasım 24, 2024

TÖP: “Ortaklaşmak ve anti faşist mücadeleyi yürütmek zorundayız”

Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), geçtiğimiz günlerde yazılı olarak yayımladıkları “Tutum Belgesi Deklarasyonu” hakkında parti sözcü kurulunun katılımıyla Kadıköy’de bulunan parti il binalarında basın açıklaması yaptı.

Açıklamada ilk olarak Sözcüler Kurulu Üyesi Perihan Koca söz aldı.

Yaşanan çok yönlü krizi “Halka karşı savaş açmış bir iktidar ile karşı karşıyayız” diyerek özetleyen Koca, iktidarın faşist rejimini ikame ettirmek için yurttaşlara topyekûn saldırdığını ifade etti.

Koca, “Bu memlekette her gün emekçi halkımız ölüm kalım mücadelesi veriyor. Bizler diyoruz ki bu karanlık tablodan hiç mi çıkış yok? Hayır, çaresiz, umutsuz, çıkışsız değiliz. Çünkü biz varız. Çünkü kendimize, partimize, onca katliama, karanlığa rağmen baş eğmeyen halkımıza güveniyoruz” dedi.

“Birlikte mücadele edeceğiz”

Var olan karanlıktan kurtulmak için acil sekiz ihtiyaç etrafında yan yana gelme çağrısında bulunan Koca, talepleri şöyle sıraladı:

– İktidarın son saldırı hamlesinden sonra, artık beslenme, sağlık hizmeti alma, eğitime ulaşma, ulaşım imkanlarından faydalanma, barınma ve ısınma gibi en temel ihtiyaçların karşılanması için mücadele etmek zorunludur. Yaşama hakkı ve bunu sağlayacak gelir güvencesi, en temel insan hakkıdır. Her yurttaşa temel ihtiyaçlarını karşılayacak bir ‘Temel Gelir’ sağlanmalıdır.

– Özgürlüğümüz, yaşamlarımız için kapımızdaki tehlike olan faşizmi derhal dağıtmak zorundayız. O yüzden ortaklaşmak ve anti faşist mücadeleyi yürütmek zorundayız.

– Eşit yurttaşlık temelinde özgür, demokratik, halkçı bir laiklik temelinde yeni bir düzen istiyoruz.

– Sermayenin yayılmacı, işgalci politikalarına karşı bizler barışı savunuyoruz. Bugün siyasi iktidarın krizin içinden çıkmak için emekçileri birbirine kırdırmaya çalıştığı göçmenler, mülteciler bizim sınıf kardeşlerimizdir. O halde sınıf kardeşlerimizle kader birliği yapacağız ve barış için birlikte mücadele edeceğiz.

– Kadına yönelik şiddete, cinayetlere, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı kadınların direnişini, mücadeleyi büyüttüğü mücadele hattının içinde olacağız ve birlikte mücadele edeceğiz.

– Gençliğin özgür, demokratik bir yaşamı için ön açacak parasız, anadilde bilimsel bir eğitim için birlikte mücadele edeceğiz.

– Çocuk hakları insan hakları kapsamına alınmalıdır. Çocukların özne olduğu bir ülkeyi kurabilmek için hep birlikte mücadele edeceğiz.

– Doğanın ve yaşamın yağmalanmasına karşı bu yağmayı, yıkımı birlikte durdurabiliriz. Bu yıkıma karşı mücadeleyi birlikte örelim diyoruz.

“Yan yana gelmeliyiz”

İktidardan bir beklentilerinin ve taleplerinin olmadığını belirten Koca, “Bizden çaldıklarını, aldıklarını geri istiyoruz. O yüzden mücadeleyle, kararlıkla haklarımız için derhal yan yana gelelim, harekete geçelim ve haklarımızı birlikte alalım” dedi.

“Sistem kuşatılmalı”

Daha sonra söz alan TÖP Dönem Sözcüsü Pelin Kahiloğlu da deklare ettikleri tutum belgesinin tüm belirsizliğin içerisinde bir yol sunduğunun altını çizdi. “Bugün faşizmi yenme, yeniden kuruluş zamanı” diyen Kahiloğlu, sözlerinin devamında “Böylesi tarihi bir andayız. Güncel olanla tarihsel olan yakınlaşmıştır. Egemenlerin krizi derinleştikçe halkların çıkışının kendisini örgütlemesinin zemini güçlenmiştir. Halkların kendi çıkışını, yeni yaşamı örgütleyeceği zemini bugünden kurmaya ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.

“Bu zemini bir fırsata çevirmemiz gerekiyor”

Son olarak söz alan TÖP Sözcüler Kurulu Üyesi Juliana Gözen ise “Yeniden kuruluş ve tarihse kopuş iradesini ortaya koymamız gerekiyor. Sorun öncüllük yapacak bir bilinç aynı zamanda bunu pratiğe dökecek ve kurucu iradeyle birleştirecek olan misyon eksikliğidir” dedi.

TÖP olarak bu zeminde devrimcilere, sosyalistlere ve halka bu halkçı seçeneğin zemininin güçlendiği çağrısını yapacaklarını belirten Gözen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu zemini bir fırsata çevirmemiz gerektiğini söylüyoruz. Demokratik cumhuriyet ve demokratik anayasayla mevcut faşizmin kurumsallaşması süreci karşısında bize dayattığı düzeni karşısında, bizler halkçı seçeneğin mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bu halkçı seçenek bu özel ve tarihsel anda demokratik cumhuriyet ve anayasa ile bütün toplumsal mücadeleler ile güçlendirilerek kalıcı bir zemine sıçrayabilir.” sendika.org

Son Haberler

İlgili Haberler