5.4 C
Almanya
Çarşamba, Kasım 6, 2024

‘Nadide Hayat, farklı bir film’

16. Frankfurt Türk Film Festivali’nde baş rol oynadığı ‘Nadide Hayat’ın gösterimine katılan ünlü sinema yıldızı Yetkin Dikinciler, yönetmen Çağan Irmak’ın bu kez farklı bir film çektiğini söyledi.

yetkin-dikinciler-112016-14

Film gösteriminden sonra izleyicilerin sorularını yanıtlayan Yetkin Dikinciler, “Erkek egemenliğin ve özgürlüğünün güçlendiği bir dünyada Çağan Irmak’ın politik bir film yaptığınışünüyorum. Nadide Hayat, içinde toplumsal hikayeler olsa da biçimsel olarak Çağan Irmak’ın diğer filmlerine benzemiyor. Çağan, “Bir kere daha dram çekseydim, artık köprüden atlayacaktım” demişti. İnsanın başka renkler, desenler, dokunuşlar araması doğal hakkı” diye konuştu. Kadının belli bir yaştan sonra da farklı işler yapabileceğini kaydeden Yetkin Dikinciler, Çağan Irmak’ın, kadını sualtına almakla hayatın derinliğini göstermek istediğine dikkat çekti.

yetkin-dikinciler-112016-16

Günümüzde kadınlarla ilgili güçlü bir önyargının bulunduğunu belirten ünlü sanatçı,  kadınların en çok ötekileştirilen gruplardan birisi olduğunu ileri sürerek, “Onlara vazifeler biçilir, Annemiz, eşimizse değerlidir. Evladımız iyi bir kız çocuğu olmak zorundadır. Hayalleri önemli değildir” dedi.

Mülteciler de dışlanıyor

Yetkin Dikinciler festivalde mülteciler konusuna da değindi. Bütün dünyada mülticelerin dışlanmaya başlandıklarını savunan Yetkin Dikinciler, bu bağlamda sinemanın da kendisiyle yüzleşmesi gerektiğini söyledi. Kültür alışverişi söz konusu olduğunda hep köprülerden, iletişimden bahsedildiğini kaydeden ünlü sanatçı, “İçinden geçtiğimiz dönemde biz ne kadar sınırlar koysak da, betondan, tel örgüden duvarlar örsek de insanlar yaşadığı yerlerde birşeylerden kaçtığı göçün engellenmesi mümkün değil. Ülkeler, kültür çatışmalarıyla yüzyüze kaldı. Ötekileştirmeyi tetikleyenlerden biri de bu oldu. “Dışarıdan gelip benim adetimi, yaşam tarzımı değiştiriyorlar” dendi. Oysa gezegenimizde dışarısı diye bir yer yok. Önce bunu anlamamız gerekiyor. Sinema da içinden geçen döneme bu şekilde yaklaşmalı. Türk sineması kendisiyle yüzleşmesi lazım. Sinemanın kimliğinden hayata dokunabildiği ölçüde sözedebiliriz. Biz önce Almanya için doğu idik, şimdi biz bize gelenler için batı olduk. Suriyelileri ötekileştirmeye, batı gibi davranmaya başladık. Biz ancak farklılıklarımızı kabul ederek barış içinde yaşabiliriz. Herkes kendi orijinali olarak yaşamaya devam ettiği sürece barış gelebilir. Fabrika ayarlarını değiştirirsek arızalar başlar. Almanya geleni geldiği gibi kabul edecek. Uzlaşma, uyum iki arkadaş arasında bile gerekli, tabii ki olacak. Ama birbirini değiştirmek istemeden olacak” diye konuştu.

yetkin-dikinciler-112016-15

yetkin-dikinciler-112016-11

Son Haberler

İlgili Haberler