MİT TIR’ları davasında mahkeme kararın devamında “gizli bilgileri ifşa ve elde etmekden” dolayı Can Dündar’a 5 yıl 10 ay, Erdem Gül’e aynı suçtan 5 yıl hapis cezası verildi. Dündar ve Gül hakkındaki var olan yurt dışı çıkış yasağı ise kaldırıldı.
Mahkeme“örgüte üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etmek suçundan ayrılmasına” ve “darbeye teşebbüs suçundan beraatine” hükmetti.
Mahkeme kararın devamında “gizli bilgileri ifşa ve elde etmekden” dolayı Can Dündar’a 5 yıl 10 ay, Erdem Gül’e aynı suçtan 5 yıl hapis cezası verildi. Dündar ve Gül hakkındaki var olan yurt dışı çıkış yasağı ise kaldırıldı. Ayrıca mahkeme iki ismin de “seçme ve seçilme hakkından yoksun bırakılmasına” karar verdi.
Mahkeme heyeti, kararı oybirliğiyle aldı. Mahkeme kararı açıklamadan önce Can Dündar’a “geçmiş olsun” dedikten sonra saldırıyı kınadıklarını belirtti.
Mahkeme “örgüte üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etmek suçundan ayrılmasına” ve “darbeye teşebbüs suçundan beraatine” hükmetti. Mahkeme kararın devamında “gizli bilgileri ifşa ve elde etmekden” dolayı Can Dündar’a 5 yıl 10 ay, Erdem Gül’e aynı suçtan 5 yıl hapis cezası verildi. Dündar ve Gül hakkındaki var olan yurt dışı çıkış yasağı ise kaldırıldı. Ayrıca mahkeme iki ismin de “seçme ve seçilme hakkından yoksun bırakılmasına” karar verdi.
Dündar ve Gül, haberlere ilişkin 3 ay boyunca cezaevinde yatmış, Anayasa Mahkemesi’nin “Hak ihlali” kararıyla tahliye edilmişti.
İLK AÇIKLAMA
“İki saat içinde iki suikast yaşadık biri silahlı diğeri yasal, İlki gözleriniz önünde oldu. İkinci suikast kapalı oturumda gerçekleşti. Habercilik suçundan ceza aldık. Bu ceza sadece bizi sindirmeye yönelik değil. O kurşunla hepimizi yazmaktan konuşmaktan korkar hale getirmek için yapılmıştır. Biz en baştan yaptığımızın gazetecilik olduğunu savunuyorduk. ve mahkeme AYM’nin kararını elinin tersiyle iterek bunun bir suç olduğunu söyledi. Biz baştan beri suç olmadığı söyledik ama karşımızda Cumhurbaşkanı’nı bulduk. Bu davanın savcısı gibi davrandı. Tehdit etti ve bu tehditlerden vazife çıkaran biri saldırdı. Bir daha bir gazeteciyi hedef gösterirken iki kere düşünür. Bu kurşunların neden bizzat devletin en üstü tarafından hedef gösterilmemizdir. Ama bizi sindirmeye bu kurşunlar bu kararlar yeter mi asla. Bu tehitler asla bizi yıldırmayacak. Yeter ki bu tehditler kalan basın mensuplarını yıldırmasın korkarım asıl hedef budur. Hepimiz bu kararlara rağmen kendi mesleğimizi savunmak adına her zamankinden daha cesur ve kararlı olmak zorundayız. Hayatta olmamı da eşime borçluyum hepinizin huzurunda ona teşekkür ediyorum”
ERDEM GÜL SERT KONUŞTU
Can Dündar’ın ardından söz alan Cumhuriyet Ankara Temsilcisi Erdem Gül ise sert konuştu. Gül şunları söyledi:
“Bu saldırı ilk kez yaşadığımız bir saldırı değil. Hapiste olduğumuz günlerde Tahir Elçi öldürüldü. Öncesinde toplumsal bir linç işlendi ve sonrasında öldürüldü. Bunu hep yazdık çizdik. Bugünkü saldırı da buna benzeyen bir şey. Hukuku yeterince eğip bükemediğiniz zaman eli kanlı silahlı kişiler Türkiye’nin önde gelen gazetecisini öldürmeye teşebbüs edebiliyor. Bu katliam sürecini yaşadık. Bu haberi Ankara Suruç’ta katliamlar olmasın diye yapmıştık. Burası yaşanacak bir Türkiye değil.”
SAVCI CEZA İSTEMİŞTİ
Celse arası mütalaasını açıklayan duruşma savcısı Evliya Çalışkan, Can Dündar’ın “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgileri temin edip açıklama ve bu suça iştirak” eylemleri nedeniyle, 10 yıldan 31 yıl 6 aya kadar, Erdem Gül hakkında ise 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemişti.
Öte yandan davanın müştekisi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın avukatı, “Casusluk yok” diyen savcının mütalaası için “Biz de katılıyoruz ama iddianamedeki diğer suçlardan da cezalandırılsınlar” demişti.
Odatv.com