Frankfurt’ta Türk tiyatrolarının görünür yüzü, Türk Tiyatro Festivali 12. kez kapılarını açtı. Ünlü oyuncuların katıldığı buluşmaların yanısıra dokuz oyunun sergileneceği festival, 1 Haziran’a kadar sürecek.
Gallus Tiyatrosu’nda gerçekleşen açılışa festivalin onursal başkanı Tamer Levent, İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, yönetmen, yazar, oyuncu Okan Bayülgen, Süheyl ve Behzat Uygur kardeşler, Frankfurt Başkonsolosu İlknur Akdevelioğlu, Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef, Frankfurt İl Genel Meclisi Başkanı Hılime Arslaner, Hessen Milletvekili Turgut Yüksel ile Frankfurt Türk Film Festivali Başkanı Hüseyin Sıtkı’nın da aralarında olduğu seçkin davetliler ile tiyatroseverler katıldı. Festivalin açılış oyunu İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın “Yenilmez” adlı eseri oldu.

Kellecioğlu: Tiyatro yapmak zor
Festival Başkanı Kamil Kellecioğlu festivalin açılış konuşmasında Almanya’da Türk tiyatrosu yapmanın zorluklarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Almanya’da tiyatro yapmak… Evet, bir yönüyle kolay; çünkü burada sistemler işler, yapılar vardır. Ama bir yönüyle de çok zordur; çünkü dil farklıdır, kültürler farklıdır, ön yargılar hâlâ canlıdır. Biz, Tiyatro Frankfurt olarak bu zorlukların tam ortasında bir halk tiyatrosuyuz. Amacımız yalnızca sahneye çıkmak değil; Türkiye ile Almanya arasında kültürel bir köprü kurmak, buradaki toplumun her kesimine ulaşmak, sanatın diliyle ortak bir hayat yaratmaktır.” Tiyatro ile gençlere ulaşmanın önemini de vurgulayan Kellecioğlu, Bugün biz tiyatroda gençlere bir sahne sunmazsak, yarın onları toplumun dışında bulabiliriz. Çünkü bir genç, kendisine değer verilen her yerde çiçek açar. Eğer biz onlara sanatı, sözü, duyguyu vermezsek; onları, boşluğu doldurmak isteyen başka karanlık güçler alır.
Bu yüzden diyoruz ki: “Bir replik, bir hayata dokunabilir. Bir sahne, bir kaderi değiştirebilir.”

Tamer Hocanın yıllar önce söylediği gibi: “Sanat, iyileştirir.” Ve biz bu iyileştirmenin bir parçası olmak için buradayız. Hayat için sanat Sanat için hayat.. Bugün burada bulunan sizler, birer mum yaktınız. Her oyun, bir mum daha yakacak hayata,. Lütfen bu hafta, dostlarınızı, çocuklarınızı, komşularınızı da alın ve onlarla birlikte o mumları çoğaltın.
Alter Oper’in tepesinde yazan o cümleyi hatırlayın: “Dem Wahren, Schönen, Guten.” Gerçeğe, güzelliğe ve iyiliğe inanalım. Tiyatro tam da budur. Bir toplum, tiyatrosuna ne kadar sahip çıkarsa; karanlıkları o kadar kolay aydınlatır.”

Tamer Levent: Hep birlikte çözüm üretmeliyiz
İzleyicilere tiyatro, drama ve sanata dair görüşlerini aktaran ünlü oyuncu, festivalin onursal başkanı Tamer Levent, “Sanat önceki süreçte yarattığı ürünleri muhakeme ederek yeni süreçlerin ürünlerini gelecek dönemlerde buluşmasını sağlar. Sürekli tekrarlanan bu durum insanlığın kendisini yaşadığı sürece göre güncellemesidir. Bu nedenle tiyato buluşmaları ile evrensel sürece katkıda bulunmuş oluyoruz. Sorunlarımızın benzerliğini fark etmeliyiz. Hep birlikte çözümler üretmeliyiz. Bu milenyumda seyirci değil, katılımcı olmalıyız. Sanatçı insan olduğumuzu fark etmeliyiz. Çünkü yaşamayı sanat haline getirmeliyiz. Bütün katılımcıların yaşama sanatının aktörleri olmalarına ihtiyacımız var” diye konuştu.

Tiyatroya desteğimiz sürecek
Başkonsolos İlknur Akdevelioğlu, Türk toplumunun Almanya’da başarılarıyla ekonomik, siyasal ve kültürel hayatın da ayrılmaz parçası haline geldiğini söyledi. Festivalin 12. yıla erişmiş olması herkes için gurur kaynağı olduğunu vurgulayan Başkonsolos Akdevelioğlu, “Tiyatro, ülkemizi, toplumumuzu gerçek halimizle anlatabilen, hem etkili, hem de araçsız en samimi yollardan biri. Zamanımızda seyirci ile iletişimin en doğal hali oldu. Bu yüzden çok önemli ve özel. Dijital uygulamalar insanlar arasında iletişimi azaltırken tiyatonun hayata, insana, geçmişe ve geleceğe dair mesajları her zaman olduğu gibi yalın bir yolla kitlelere anlatmasına ihtiyacımız var. Türk tiyatrosu önemli bir misyonu yerine getiriyor. Buradaki toplumumuz için tiyatro bilincini ve Türkçemizi yaşatıyor ve geliştiriyor. Alman dostlarımıza kültürümüzü ve değerlerimizi tanıtıp bizi anlatıyor. Tiyatroya her türlü desteğimiz sürecek” dedi.

Okan Bayülgen artık Almanya’da sahne alacak
30 yıllık çalışma hayatının ardından medyadan ümidini kestiğini belirten festivalin onur konuğu Okan Bayülgen, “Son altı yılda yazar, yönetmen ve oyuncu olarak hayatımı sürdürdüm. Tiyatro en doru iletişim aracı, etkili bir politik platformdur. Almanya’dan aldığım sanatçı oturum müsadesiyle bir yıldır bu ülkede sanat, iş insanları ve tiyatro kurumlarıyla görüşüyorum. Amacım Almanya, Fransa ve Avusturya’da tiyatro çalışmalarını sahnelemek. Almanya diğer ülkelere göre kıyasla daha akılcı, organize şekilde geleceğe hazırlanıyor. Savaşlar, iklim ve ekonomik krizleri insanları her yerde ortak hayata mecbur kılacaktır. Almanya’da Türkler diğer göçmenlere göre, kültürü, çalışkanlığı ve mizacı ile daha büyük başarı elde ettiler. Ekonomide olduğu kadar kültürel hayatta da başarılar bizi bekliyor. Beraber yaşabilmek için ortak gösteri dünyasına, ortak dile, edebiyata ve seyirciye ihtiyaç var. Herkesin tek bir sözcüğü bile doğru anlaması, dünyayı değiştirecektir” görüşünü savundu.
Josef: Sanat ve kültür özgürlüğü önemli
Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Mike Josef ise dünyanın politik sahnesine bakıldığında yaşanılanın tiyatro oyunu mu yoksa gerçek mi anlaşılamaz hale geldiğini söyledi. Böyle zamanlarda sanat ve kültürün özgürlüğü, insanlara ve politikaya ayna tutacaktır. Demokrasinin durumunu gösterecektir. Bir toplumun özgürlüğü bu şekilde mümkün olur. Bu nedenle bu festivallere müteşşekkirim. Yıllardır kentimizde etkin şekilde düzenleniyor. Her birey kültürde söz sahibi olmalıdır. Toplumsal yaşamda çok farklı ülkelerden insanların olması belki karmaşa oluşturabilir. Ancak kültür ve sanatın köprüler kurması, karşılık ulaşılabilir alanlar oluşturması, birbirlerini anlamak, tanımak için, kültürleri görmek hissetmek için önemlidir. Bu festival aşırı sağcılar ve sağcı populistlere inat kentimizi güçlendiriyor.” dedi. Frankfurt İl Genel Meclisi Başkanı Hılime Arslaner de konuşmasında Türk tiyatrosunun önemine dikkat çekti.
Ünlü sanatçılar yer alacak
Bu yıl festivalde, Haldun Dormen, Tamer Levent, Ayşen Nil Şamlıoğlu, Ayşegül İşsever (İstanbul Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni), Bülent Emin Yarar, Yetkin Dikinciler, Okan Bayülgen, Hakan Boya, Bülent Şakrak, Süheyl Uygur, Behzat Uygur, Armağan Çağlayan, Nefes Küratörü Celal Kadri Kınoğlu aralarında olduğu Türkiye’den yaklaşık 100 tiyatro sanatçısı, yazar, yönetmen ve tiyatro teknik ekibi izleyicilerle buluşacak.
Dokuz oyun sahnelenecek
Festival boyunca her akşam saat 20:00’de Gallus Theater’da birbirinden özel tiyatro oyunları sahnelenecek. İstanbul Şehir Tiyatrosu, Devlet Tiyatroları ve özel tiyatroların katılımıyla toplam dokuz oyun ile festivalde yer alacak.
Oyun takvimi şöyle:
26 Mayıs (Açılış Gecesi – 20:00): Yenilmez – İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları
27 Mayıs (20:00): Hey Gidi Günler – Süheyl ve Behzat Uygur Kardeşler
28 Mayıs (20:00): Hey Gidi Günler – Süheyl ve Behzat Uygur Kardeşler
29 Mayıs (20:00): Seyfi Bey – Armağan Çağlayan
30 Mayıs (20:00): İstanbul’un En Güzel Kızı – Bülent Şakrak
31 Mayıs (12:00 – Çocuk Oyunu): Yaşam Döngüsü
31 Mayıs (20:00): Kadınlar, Filler, Saireler
1 Haziran (Matine – 15:00): Profesyonel – İstanbul Devlet Tiyatroları
1 Haziran (Suare – 20:00): Profesyonel – İstanbul Devlet Tiyatroları
Ayrıca, festival boyunca her gün 19:00’da Tiyatro Frankfurt’un düzenlediği fuaye sohbetleri gerçekleştirilecek.