FRANKFURT
Frankfurt’ta tarihi Römer Meydanı’nda Nakba Günü’nün 73 yılında miting düzenleyen Filistinliler, Orta Doğu’da sürekli barış talep etti.
Nakba Günü (Felaket Günü), İsrail Devleti’nin bağımsızlık ilanını ve ardından gelişen olayları nitelemek için kullanılıyor. Bilindiği gibi İsrail’in bağımsızlığını ilan ettiği tarih 14 Mayıs 1948. İsrail kendisine savaş açan Mısır, Suriye, Ürdün, Lübnan ve Irak’a karşı başarı kazanmıştı. 1948’den itibaren Filistin’de resmi tatil olan 15 Mayıs’ta, öldürülen Filistinliler ile işgal, sürgün ya da göçlerin sonucunda kaybedilen topraklar, mal, mülk ve hakların yası tutuluyor.
Mitingi yoğun güvenlik önlemleri altında ve antisemist ifadeler kullanmama şartıyla yapabilen Filistinliler, İsrail’i eleştiriyle antisemizmle bir tutulmasını protesto ettiklerini kaydettiler. Filistinliler, “Şiddet, Orta Doğu halkları için çözüm değildir. İsrail saldırılarında 65 çocuk ile kadınların da olduğu yüzlerce insan öldürüldü. Adalet ve demokrasi kalıcı barış sağlayabilir. Federal Hükümet tek taraflı destek ve Gaza’ya bloku kaldırmalı. İnsani yardımların ulaşmasına destek olmalıdır” dediler.
Musevi Melzer: İsrail benim adıma konuşamaz
Mitingte Filistin bayrakları ile “Filistin’e adelet ve özgürlük” pankartları yer aldı. Kendisi de Musevi olan Abraham Melzer, Almanya’nın İsrail’e eleştiriyi tanrının inkarı gibi algıladığını ileri sürdü. İsrail’in Filistinlileri zorla topraklarından, evlerinden çıkarıp kendi vatandaşlarına verdiğini kaydeden Melzer, “Orta Doğu’da sorunun kaynağı gözardı ediliyor. İsrail şiddeti çözüm olarak görüyor. İsrail benim adıma konuşamaz. İsrail Musevilik adına konuşamaz. Almanya da bu ülkeye koşulsuz desteği ile suça ortaklık ediyor. Hiçbir işgal sonsuza kadar sürmez. İşgal ettiğin topraklardan çekil. Gaza’da mutlaka farklı günler olacak” yönünde ifadeler kullandı.
Kilisilere seslendi: Adaletli olun
Hıristiyan asıllı Filistinli Dina Said Gahn da Filistin’de 2 bin yıldır farklı inanç topluluklarının birlikte yaşadığını belirtti. İsrail’in Orta Doğu halklarının haklarını hiçe saydığını kaydeden Said Gahn, Alman kiliselerine, “Hıristiyanlar, Filistin’in yüzde onunu oluşturuyor. İsrail şiddetiyle yalnızca Müslümanların karşı karşıya kaldığını inanıyorsanız yanılıyorsunuz. Gaza, İsrail silahlarının deneme alanı oldu. Biz Filistin topraklarında savaş istemiyoruz. Adaletli olun, tek taraflı destek vermeyin. Haklarımızın gasp edilmesine göz yummayın. Kalıcı barış isteğimizi destekleyin” diye seslendi.
Almanların tarihsel sorumluluğu var, ama
Mitingte konuşan Hessen Müslüman Topluluğu (İRH) Başkanı Ramazan Güleryüz de Hamas ve İsrail’in sivillere yönelik şiddetini kınadıklarını söyledi. Sivillere yönelik saldırıların insan hakları ve uluslararası hukuka aykırı olduğunu kaydeden Güleryüz, “Biz Almanya’da barış içinde Ramazan orucu tuttuk. Ama Filistinli kardeşlerimiz Ramazan’da şiddet gördü, öldürüldü. Çünkü İsrail kutsal değerleri, hakları, ahlak kurallarını tanımıyor. Filistinlilerin camilerine saldırıyor, topraklarından ediyor. Sivillerin hayatına saygı göstermiyor. Uluslararası hukuku ayaklar altına. Yahudilere ve Yahudiliğe karşı inkar edilemez tarihsel sorumluluğu Alman toplumu ve siyasetini yanıltmamalı. İsrail’i orantısız bir şekilde kullandığı şiddetini görmezden gelmemeli, hatta onu onaylamamalı. Bunu bilerek veya bilmeyerek yapanlar, İsrail’e “bu şekilde devam” diyor. Bizim için barışçıl, savunmasız ve masum tek bir kişinin hayatı, kökenine veya dinine bakılmaksızın, Filistinli veya İsrailli tüm insanlığın yaşamı kadar değerlidir. Bu nedenle, ABD hükümetinin aksine, AB hükümetlerine çağrı yapıyoruz. Hhem İsrail hükümeti hem de Hamas üzerinde etkili olun ve şiddeti sonsuza kadar sona erdirin” dedi.