FRANKFURT
Solingen katliamının 27 yılında neonazi terör kurbanı Saime (5), Hülya (9), Hatice Genç (19), Gülsün İnce (28) ile Gülistan Öztürk (12), Frankfurt Bockenheim semtindeki Hülya Meydanı’nda anıldılar. Anma törenine katılan Hanau saldırısı kurbanı Ferhat Ünvar’ın (22) babası Metin Ünvar, saldırı günü polisin kurbanların ailelerini bilgi vermek maksadıyla sabaha kadar karakolda tuttuğunu, sonra da hiçbir bilgi vermeden morgun önüne getirip bıraktığını söyledi. Gençlerin ırkçıların hedefi olmasından çok endişe duyduğunu kaydeden Ünvar, “O günden beri gözlerime uyku girmiyor. Çok üzgünüm. Oğlum meslek eğitimini yeni bitirmişti. Diplomasını kutlayacaktık” diye konuştu. Frankfurt Türk Halkevi adına konuşan Mustafa Korkmaz, Hülya Meydanı’nı ve üzerindeki gamalı haç döven çekiçli adam heykelini zorlu mücadeleden sonra gerçekleştirebildiklerini anlattı. Hülya Meydanı’nın göçmen ve Almanları buluşturduğunu kaydeden Korkmaz, “Bu tür meydanalara daha çok ihtiyaç var” dedi. Frankfurt Belediyesi anma töreni için ilk kez Hülya Meydanı’na çelenk gönderdi.
“Bu saldırılar hepimize değil”
Solingen’den sonra ülkede 200’den fazla insan katledildiğine dikkat çeken Belediye Encümeni Sylvia Weber, “Her bir kurban fazla. Komşu kentimiz Hanau’da da saldırı oldu. O saldırı da bizi çok etkiledi. ‘Saldırılar, tek bir saldırganın işi’ diyenlere çok kızdım. Bunun yanında iyi niyetle ‘bu saldırılar hepimize’ diyenler var. Hayır, bu saldırılar hepimize değil. Bu saldırılar, dünya görüşlerine uymayan insanlara. Hülya Genç bu nedenle öldürüldü. Bu bir ırkçı saldırısıdır. NSU dosyalarının 120 kamuoyundan gizlenmesi de kurumsal ırkçılıktır. Bugün de insanların kendilerine saldırı olacak diye korku içinde bavullarını toplamış, ülkeyi terketmeye hazır beklediklerini duyuyuyoruz. Bu bizi kendimize getirmeli, böyle bir durumu asla kabul edemeyiz. Ülkede sivil cesarete ihtiyacımız var. Şiddete maruz kalanların yanında olalım, yardım edelim. Hülya Meydanı ile gurur duyuyorum. Irkçılığın olmadığı bir şehir olmak isteyen kentimize dair bir sinyaldir” dedi.
Devlet ve kurumları başarısız oldu
Saldırıların Almanya’da doğup büyüyen insanlara ve mültecilere karşı yapıldığını kaydeden Hessen Eyalet Milletvekili Turgut Yüksel (SPD) şöyle dedi: “Hanau’da katledilen Ferhat Ünver’in cenaze töreninde annesi, hiçbir annenin bu acıyı yaşamasını istemediğini söyledi. Gökhan Gültekin’in dedesi de sokakları birlikte inşa etmişti. Torununun o sokaklarda öldürülmesine bir anlam veremedi. Kurumsal ırkçılık ve toplum atmosferinin kirletilmesi beraberinde saldırıları getirdi. Devlet ve güvenlik kurumları aşırı sağ terörüne karşı başarısız oldu. Saldırılar her yönüyle aydınlatılmalı, saldırganlara destek verenler ortaya çıkarılmalıdır. Bunu kurbanlara borçuluyuz”
Yeşiller temsilcisi Narges Eskanderi Grünberg kente gelenlerin görmesi için belediye önüne ırkçılığa karşı bir anıt dikilmesini talep etti.
CDU’lu yerel yönetici Axel Hoffman ise çok kültürlülüğü yaşatan semtte herşeyin çok basitçe halledildiğini, dışarıda olup bitene ise bir anlam veremediklerini söyledi. Hoffman, semtten bütün ülkeye iyi sinyaller göndermek gerektiğini söyledi.
Meydanın adı nereden geliyor?
Bockenheim semti sakinleri ve Türk Halkevi’nin yoğun girişimleri sonucu Frankfurt Belediyesi, 1998’de aldığı kararla Bockenheim semtinde Friesengasse ile Kleine Seestrasse arasındaki alanının adını, Solingen’de evlerinin kundaklanması sonucu dört yakınıyla birlikte katledilen dokuz yaşındaki Hülya Genç anısına, ‘Hülya Meydanı’ olarak değiştirdi. Meydana yine uzun uğraşlar sonucu bir de gamalı haçı döven çekiçli adam (Hamering Man) heykeli ile ırkçılığa ve aşırı sağa karşı uyarılarda bulunan bir levha konuldu. Levhada mavi zemin üzerine beyaz harflerle “Irkçlığa ve şiddete karşı. Bu meydan ailesiyle birlikte Solingen’de yaşayan dokuz yaşındaki Türk kızı Hülya Genç anısına oluşturuldu. O, 29 Mayıs 1993 gecesi, dört aile bireyi ile birlikte evlerinin kundaklanması sonucu katledildi. Hülya’nın ölümü, yabancı düşmanlığı ve korkunç sonucu konusunda uyarıdır. Barış içinde birlikte yaşam için” yazısı bulunuyor.
