2.3 C
Almanya
Çarşamba, Kasım 20, 2024

Almanya, probleminin adı: Irkçılık

HANAU

Anti faşist gruplar, kurbanları ismiyle anılmasını istiyor. #SayTheirNames. Ferhat Ünvar, Gökhan Gültekin, Hamza Kurtovic, Said Nesar El Hashemi, Mercedes Kierpacz, Sedat Gürbüz, Kalojan Welkow, Vili Viorel Paun, Kimliği henüz belirlenemeyen kurban ve saldırganın annesi.. Hanau ırkçı katliamında hayatını kaybeden insanlar. Artık 1989 yılından beri neonazilerce katledilen 300 insanla birlikte anılacaklar. Hanau ırkçı saldırısına tepkiler de dinmiyor. Kent merkezindeki Özgürlük Meydanı’nda buluşan yaklaşık 4 bin kişi, “Irkçılık düşünce değil, suçtur; kafalardan silinmeli” diye haykırdı. Konuşmalarda ırkçılığın bütün toplumun sorunu olduğu belirtilerek, “Cinayetleri tek bir deli, psikolojik sorunu olan saldırgan değil, ırkçılıktan beslenen katiller işliyor. Irkçılık artık parlamentolarda dillendiriliyor. Emniyet birimlerinin durumunu hep sorgulayacağız. Artık yeni kurbanlar vermek istemiyoruz. Hiçbir yere gitmiyoruz. Almanya, senin sorununun adı ırkçılık” ifadeleri yer aldı.

Hanau’da yakınlarını kaybededen aileler de gözleri yaş içinde, “Bu çocuklar burada doğdu, burada okula gitti. Almanya’nın çocukları. Dilleri, renkleri ne olursa olsun onların Hanau’nun çocuklarıydı. Faşizm ve ırkçılığı yok etmeliyiz. Ferhat’ın dedesi Hanau’nun yollarını yapmak için canla başla çalıştı. Trajedi ise katil, Ferhat’ın dedesinin yaptığı yoldan gelerek onu öldürdü. Biz farklı dilden, renkten de olsak artık ayrımcılığa, saldırıya uğramak istemiyoruz” dediler

Neonazi cinayetlerine kurban veren aileler seslendi

Antifaşist grupların düzenlediği mitingte neonazi cinayetlerinde yakınlarını kaybeden aileler, Hanaulu ailelere “Yalnız değilsiniz, acınızı paylaşıyoruz” dediler. Mölln’de katledilen Ferhat Arslan’ın yakınları “Toplum, hukuk, siyaset ne zaman birleşerek nazi cinayetlerine dur diyecek” diye sordu. NSU çetesinin katlettiği Süleyman Taşköprü’nün ailesi de, “Ne yazık ki kaliamlar aydınlatılmıyor. Devlet gözünü açıp ırkçı terörü durdurmalı” dedi. Ailelerin ortak görüşü ise “Bu acıları biz de yaşadık. Yıllardır gözümüze uyku girmiyor. NSU cinayetlerinin üzeri çizilemez. Belgeler üzerindeki yüz yıllık gizlilik kararı kaldırılmalı, bilgiler kamuyla paylaşılmalıdır. Biz yıllarca 10. ncu kurban olmasın diye mitingler düzenledik. Sesimiz duyulmadı. Şimdi 10 kurban birden verdik” oldu. Geçtiğimiz yıl saldırıya uğrayan Halle Sinagogu da “Sizlerle dayanışma içindeyiz” diye mesaj gönderdi.

Candan Yılmaz Özer

“Almanya, ırkçılık konusunda başarısızsın”

Köln’deki bombalı saldırıda eşi Atilla Özer’in isabet aldığını kaydeden Candan Yılmaz Özer, “Eşim kafasındaki çiviyle on yıl hayata tutunmaya çalıştı. Ancak iki yıl önce kaybettik. Oğlum çocuk yaşında babasını toprağa verdi. Almanya, ırkçılık konusunda başarısız oldun. Burada sevgili yakınlarını kaybedenler benimle aynı şeyi yaşayacaklar. Yanlış yönde soruşturma, dosyaları gizleme, bilgileri yok etme. Oğlum yıllar sonra bile dosyaları göremeyecek. Bizler burada doğduk. Alman pasaportumuz var. Yasalara uyuyoruz. Göçmenlerin yarısı kendi işinin peşinde. Yani daha çok çalışıyor. Ama sizlere uyumlu olabilmek için bunlar yetmedi. Uyum istiyorsanız, önce siz mum değil, o nargile bara giderek kimliğinizi bırakacaksınız. Siz kendinizin yapamadığınızı bizden talep etmeyin. Irkçı katliamlar bu ülkede oluyor. Sizin tarihinize ait. Almanya dışındaki gelişmelerle ilgilenmeden önce, tuvaletinizi temizleyin. O pislikleri adıyla söyleyin: Naziler. Psikolojik sorunlu kişiler değil. Oğluma babasını kimin öldürdüğünü nasıl açıklayım, söyleyin. Sizin acı diye nitelediğiniz şey, içimizdeki derin yara. Siz iki gün sonra unutacaksınız. Bizim yaramızla yaşamaya çalışacağız. Anlayın ki ülkeniz ırkçılık konusunda başarısız oldu. Sizden çok rica ediyorum, ailelerin yanında yalnızca bugünlerde yanında olmayın. Çocuklarınızı öyle yetiştirin ki dosyaları gizlemesinler, yanlış karar vermesinler. Biz göçmen değiliz. Burada doğduk. Biz bu ülkenin tarihini, tarihimizi sizlerin çaba göstermenizden çok daha iyi anlıyoruz” diye konuştu. Konuşmaların ardından gösteri, kent içinde düzenlenen yürüyüşe dönüştü. Yürüyüş ise yaklaşık iki saat sonra Özgürlük Meydanı’nda son buldu. egazete.de

Son Haberler

İlgili Haberler