FRANKFURT
CHP Milletvekili Cemal Enginyurt, Suriye’deki Alevi katliamına sert tepki göstermesi nedeniyle “Cemal sana ne oluyor” diyenlere “İnsanlığını yitirmiş olanlar, vicdanları körermiş olanlar, bu zulümle ilgili öyle alçakca ifadeler kullanıyorlar ki. Bu katliamdan daha çok zorumuza gidiyor” diye konuştu
Cemal Enginyurt ve Gazeteci Yazar Mustafa Balbay, Frankfurt’ta “Türkiye’deki son gelişmeler” konulu panele katıldı. Panelin küçük bir salonda yapılması nedeniyle izdiham yaşandı, dinleyicilerin bir bölümü salona giremedi.
CHP Frankfurt Birliği’nden Ayşe Eroğlu’nun sorularını yanıtlayan CHP Cemal Enginyurt, Hz Ali’nin “Bir zulüm gördüysen, engel ol. Engel olamıyorsan, o zulmü her yerde duyur” sözünü aktaran Milletvekili Cemal Enginyurt, “Biz de Suriye’deki katliam karşısında, o zulüm karşısında ‘Engel olamıyoruz’ demek yerine, o zulmü duyurmak için CHP Genel Başkanı Özel Özel’in isteği doğrulsunda 14 milletvekiliyle Hatay ve ilçelerindeydik. Bu zulüm o bölgedeki insanları yakından ilgilendiriyordu. Amcasının oğlu, halası oradaydı. Akrabaları bu katliamdan birinci derecede acı duyan insanlar oradaydı. Biz de bu zulme karşı duruş göstermek için ilk gün oradaydık. Akabinde televizyon ekranlarında, dün Köln’de, bugün Darmstadt’ta şimdi de burada gayret gösteriyoruz. Bu zulüm, hakikaten bir insanlık dramına, katliama dönüştü. Aleviler katlediliyor, tepki gösteriyoruz” dedi.
CHP Milletvekili Enginyurt şöyle devam etti: “AKP’li troller ‘Cemal sana ne oluyor’ diyor. Sen Arap mısın’ diyor. Hemen Aziz Nesin’in sözü geliyor. “Bana, sen Alevi değilsin, neden Alevilerin derdiyle uğraşıyorsun” Ben de dedim ki “Sen insan değilsin, nerden bileceksin Alevilerin derdini?” İnsanlığını yitirmiş olanlar, vicdanları körermiş olanlar, bu zulümle ilgili öyle alçakca ifadeler kullanıyorlar ki. Bu katliamdan daha çok zorumuza gidiyor. Neymiş, 13 yıldır Esad insanları öldürmüş, orada kanlı bir rejim varmış niye sesimizi çıkarmamışız? Sunniler ölüyormuş da ondan mı sesimiz çıkmamış? Siz kafayı mı yediniz. Psikopat mısınız lan? Biz Esad’a katil derken, senin Recep reisin o kanlı katille Bodrum’da tatil yapıyordu. Şam’da Bakanlar Kurulu toplantısı yapıyordu. Biz katil derken, siz Esad’a “kardeşim” diyordunuz. Biz Gazze’deki katliama da isyan ederken, siz İsrail ile ticarete devam ediyordunuz” Kadın, kız, yaşlı demeden öldürüyorsunuz. Yazıklar olsun 14 yaşındaki çocuğun rejim artıklığıyla ne işi var?” Rejim artığı arıyorsan, İsrail yerle bir ediyor. Niye İsrail’e tek mermi atamıyor? Niye İsrail’e sesi çıkmıyor bu rejimin?” Varsa yoksa Lazkiye, bunlar katliama alışmış, katiller. Siz bu katliamı durdurmayın, bis 130 milletvekili Lazkiye’ye gideceğiz. Onlar insan, insana katliam yapan şerefsizdir.”
Erdoğan falcıdan korktu
Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük bir baskı uygulamaya başladığını savunan Enginyurt sözlerini şöyle sürdürdü: “En son bir falcıyı aldı. Bir aydır hapiste. Falcıdan da korktu. Recep Tayyip Erdoğan, bana dava açtı. Biz korkuyu Kerbela’da bıraktık. Bizi korkutmak isteyeceğine 85 milyonu sevmeyi denesene. Ama o kavgadan besleniyor. Hakikaten bu ülkenin Cumhurbaşkanı olsa, “Bu Lazkiye’de bin insan, çocuk öldürülüyor. Çağırıp demez mi besleyip büyüttüğü Colani’yi, benim Hatay, Adana’daki vatandaşlarımın kardeşleri öldürülüyor. Orada canlar öldürülüyor. Durdur bu katliamı demez mi? Muhalefet olanı sevmiyor. Korkuyor muhalefetten. Yoksa bir adam bir falcıyı neden tutuklar? En son İsmail Saymaz, pasaportunu elinden almışlar. Niye, Saymaz yurt dışına kaçar diye. Atatürkçü, Cumhuriyetçiler , vatansever insanlarız. Yurt dışına kaçmayız. Kaçsa kaçsa sizin fetöcü hainleriniz, Zekariye Özleriniz, emniyet müdürleriniz kaçar. Gün gelecek, bu millet sandıkta bunların hesabını soracak. Saraylarda yaşayan Yezid olmaktansa, Kerbala çöllerinde şehit Hüseyin oluruz.” Enginyurt, CHP’ye solcu olmak için veya CHP’yi ülkücü parti yapmak için değil, tek adam rejimine karşı çıkmak, parlamenter rejim için birlikte mücadele için katıldığını söyledi.
Balbay, Ahmet Türk’e seslendi
Gazeteci, Yazar Mustafa Balbay, bütün tehlikelere karşı, Atatürk’ü iyice özümsemek gerektiğini bunu yürekten de inanarak söylediğini belirtti. Balbay, “Atatürk’ü anmak yetmez. O günün koşullarında hangi sorunlara nasıl çözümler üretmiş, değerlendirmek gerekiyor. Bu Cumhuriyet, temelleri, devrimler en büyük gücümüz. Bunları doğal bir süreç gibi görüyoruz. Yaşadığımız sorun, adım adım, Cumhuriyetin bütün değerlerini yıkma, erezyona uğratılması süreci içindeyiz. Mesele engelin büyüklüğü değil, onu aşma irademiz. Bu sorunları aşacağız. Bu irade bizde var. 100. yılında Anıtkabir’e ailemle birlikte birbuçuk saatte girememenin mutluluğunu yaşadım” dedi. Mustafa Balbay, Almanya’nın kan bağına bağlı yurttaşlığı ancak bugünlerde çözebildiğini, Atatürk’ün ise “Yurttaşlarım” diye seslendiğini söyledi. Çözümü Cumhuruyet temellerini, devrimlerini devam ettirmek olduğunu savunan Balbay, “Türkiye’nin sorunları demokrasiyle çözülecektir. Ahmet Türk’e seslenmek isterim. Üç kez görevden alındın. Erdoğan’ın amacı DEM Parti ile CHP arasına mesafa koymasını ve kendisinin yeniden seçilmesini sağlamak. Yolun nereye varacağı ilerleyen zamanda anlaşılacaktır. Biz birlikte düğün yapmışız, bir düğümü mü çözemeyeceğiz?” diye konuştu.