Türkiye genelinde sağlık alanında şiddet olaylarının artması sonucu, şiddete maruz kalan ve her an bu korkuyla yaşayan sağlık personellerinin tepkisi de artıyor.
İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi de, açıldığı günden beri sağlıkta şiddet, yemek sorunu, mobbing, ulaşım sorunu ile gündeme ile gelmişti.
İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi’nde bir hastanın pompalı tüfek ile sağlık personeline dehşet yaşattığı gece, başka bir serviste hasta yakınlarının sağlık çalışanlarına saldırdığı, hekim ve hemşirelerin yangın merdivenine sığındığı ortaya çıkmıştı. Hastanede bir hastanın pompalı tüfek ve elinde bir kutu mermi ile hastanenin içine girmesi ve sağlık personeli tehdit etmesi Türkiye çapında gündem olmuştu.
İddiaya göre bir hasta gündüz hastaneye gelip sağlık durumu hakkında doktorlardan bilgi aldı. Akşam yine elinde pompalı tüfek ve bir kutu mermiyle yeniden hastaneye gelen şahıs, Kulak Burun Boğaz Servisine gelerek hekimin üzerine yürüdü. Hekim ve diğer sağlık çalışanları korunmak için odanın kapısını kapatıp, arkasına koltukları yığdı.
Sağlık iş kolunda örgütlü sendikalar olay üzerine eylem yapma kararı aldı.
SES 2 No’lu Şube Eş Başkanı Başak Edge Gürkan, 6331 sayılı Kanuna göre, her sektörde çalışanların can güvenliğini tehdit eden bir durumda hizmetten çekilme hakkının bulunduğunu belirterek, “Sağlıkta bu sınır çoktan aşıldı” dedi.
İşverenin görevi çalışanının can güvenliğini sağlamaktır
Gürkan, Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu slogan artan şiddet olaylarının ardından çıktı. Neticede tüm iş alanlarında işveren, çalışanlarının can güvenliğini sağlamalıdır. Çalışan can güvenliğini tehdit eden durumlarda hizmetten çekilme hakkına sahiydir. Sağlıkta yaşanan şiddet bu sınırı fazlasıyla aştı. Sağlık Bakanlığı uzun zaman önce tasarlanan Sağlıkta Dönüşüm programını uyguluyor. Bu sistemde hasta kavramı yerini ‘müşteri’ kavramına bırakıyor. Mevcut Hükümet bu programı çok iyi uyguladı. Bu sistem uygulanırken tüm sağlık çalışanlarının itibarları yerler altına alınıyor. Tabi hastalar da bu sistemin yarattığı zararlardan nasibini alıyor. Hastalar sağlık hizmeti alacağı hastaneye ulaşamıyor. Sağlık personelleri ise iş yükü, mobbing, şiddet altında eziliyor. Bu sistem sağlıkta şiddeti de beraberinde getiriyor. Hasta sistem içerisinde sorununu bir şekilde çözemediğinde kendini şiddete başvurmakta hak görüyor.İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi gibi devasa kamu ve üniversite hastanesi var. Bu hastaneler günde on binlerce hasta ve hasta yakını giriyor. Ne yazık ki Sağlık Bakanlığı, İl Sağlık Müdürlükleri, hastane yönetimleri bu hastanelerin güvenliğini sağlayamıyor”
(BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)