Tanı genellikle tesadüfen konuluyor
Karaciğerde yağlanmanın, genellikle belirti vermediği için ancak başka nedenlerle yapılan tetkikler veya sağlığın sürdürülebilmesi için yapılan düzenli taramalar sırasında tespit edilebildiğini ifade eden Dr. Ozan Kocakaya, şöyle devam etti: “Karaciğerde yağlanmanın tanısı muayene ve üst karın ultrasonografisi ile konuyor. Tanı konulduktan sonra karaciğerde iltihap olup olmadığı, karaciğerin işlevlerini yerine getirip getirmediğini tespit edebilmek için çeşitli testlerin yanı sıra ultrason, tomografi ve MR gibi görüntüleme yöntemleri kullanılıyor. Bazen karaciğer biyopsisi de gerekebiliyor. Bu durumda ince bir iğneyle küçük bir karaciğer dokusu alınıp, hücreler mikroskop altında inceleniyor. Böylece hasarın boyutu, iltihabın düzeyiyle ilgili bilgiler ediniliyor.”
Karaciğer yetmezliği ile sonuçlanabiliyor
Zamanında müdahale edilmeyen yağlı karaciğerde oluşan karaciğer iltihapları ilerleyerek ‘siroz’ adı verilen ciddi ve geri dönüşü olmayan hastalığa neden olabiliyor. Sirozun “bacaklarda şişlik, karında sıvı birikimi, nefes darlığı ve yorgunluk” şeklinde belirtilerle kendini gösterdiğini dile getiren Dr. Ozan Kocakaya, “Siroz ya da karaciğer yetmezliğine ek olarak, yağlı karaciğerde iltihaplanma kimi zaman siroz gelişiminin öncesinde dahi doğrudan karaciğer kanserine yol açabiliyor. Bu nedenle yağlı karaciğere bağlı iltihabi hasarı olanlar düzenli aralıklarla doktora görünmeli, karaciğer işlevlerini ve yapısını kontrol ettirmeli” dedi.
İdeal kiloya ulaşın, Akdeniz tipi beslenin
Karaciğer yağlanmasında tedaviyle sorunun ilerlemesi durdurulabiliyor, var olan yağlanma tamamen geriletilebiliyor. Tedavide hedef; bu tabloya neden olan etmenlerin ortadan kaldırılması. Hastaların kilo vererek ideal kiloya ulaşmalarının, kan şekeri düzeyinin kontrol altında tutulmasının ve kolesterol düzeyinin düşürülmesinin önemli olduğunu kaydeden Dr. Ozan Kocakaya, “Hasta karaciğerini yoran bir tedavi kullanıyorsa bu tedavi de kesilebiliyor. Tüm bu önlemler hem karaciğerin yükünü hem de kalp hastalıkları ve felç riskinizi azaltıyor” diye devam etti. Karaciğerde yağlanma problemi yaşayan birçok hastada yaşam tarzında yapılacak olan değişimler etkili oluyor. Karaciğer yağlanmasının önüne geçmek için meyve ve sebzeden zengin beslenmek gerektiğini vurgulayan Dr. Ozan Kocakaya, un, şeker ve hayvansal gıdaların kısıtlı alındığı “Akdeniz tipi” beslenmenin, düzenli egzersiz yapmanın ve aşırı alkol tüketiminden kaçınmanın yağlanmanın düzelme sürecini hızlandıracağını kaydetti. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)