Metin ES / DÜSSELDORF
’Öyle bir geçer zaman ki’ dizisinde canlandırdığı ’Caroline’ karekteriyle tanınan Wilma Elles, „Türkiye’yi çok seviyorum“ dedi. 33 yaşındaki Köln doğumlu Alman oyuncu, on yaşından beri okulda tiyatro oynayıp oyunculuk, muzik ile dans dersleri aldı. 2004 yılında Köln’de Theaterschule Celan, Arturo Schauspielschule’den mezun olan Wilma Elles, Köln Üniversitesi’nde Siyaset Bölümünü okudu.
ŞÖHRETİ TÜRKİYE’DE YAKALADI
Wilma Elles, Avrupa Kalite Ödülleri’nde 2011 ve World Consumer Ödülleri’nde 2012 En İyi Kadın Oyuncu ödülünü aldı. Aynı zamanda 2013 de EMÖ En İyi Kadın Oyuncu ve 2015 de Altın Palmiye En İyi Kadın Oyuncu ödülünün yanında 15 En İyİ Kadın Oyuncu Ödülleri alarak başarılı oyunculuğunu taçlandırdı.
Almanya’da oyunculuğa başlayan ancak şöhreti Türkiye’de yakalayan sinema oyuncusu Wilma Elles ile Düsseldorf’ta yapığımız özel söyleşide sevecen ve candan oluşu sohbetimize renk kattı.
-Kısaca Wilma Elles kimdir?
Elles: Oyuncum, anneyim ve iş kadınıyım diyebilirim. Çok inanan, seven ve şükreden biriyim… Yapmak istediklerim, hayallerim çok.
-Türkiye maceran nasıl başladı?
Elles: Almanya’da çok sayıda Türk yaşadığı için Türkiye maceram aslında Köln’de başladı. Oradaki arkadaşlarım bana Samsun’da olan bir projeden bahsettiler. Başvurduktan 2 sene sonra beni „Öyle bir geçer zaman ki“ dizisine önerdiler.
ÇOK UÇ, SAVAŞAN VE ASLA VAZGEÇMEYEN
-Peki, bir çok dizide farklı rollerde oynadın, sende en çok etkiyi bırakan rol hangisiydi!
Elles: Her rol bire bir yaşadığım için bende farklı bir etki yaratıyor. En çok güçlü karakterlerle kendimi şekillendiriyor geliştiriyorum ve öğreniyorum. Öyle umut ediyorum ki, daha güçlü, kahraman kadın rolünde oynarım. Genelde rollerim çok uç, çok savaşan, asla vazgeçmeyen karakterler.
-Yakın zamanda oynayacağın dizi veya film var mı?
Elles: Proje çok, onları zaman olarak koordine etmeye çalışıyorum. Hem Almanya’da, Türkiye’de, hem de Amerika’da çalışıyorum. Şu anda İstanbul’da Müjdat Kavas yönetiminde Covid 19 ile alakalı bir filmin setindeyim. Çok mutluyum ve şükrediyorum. Çünkü mesleğimi çok seviyorum.
EN GÜZELİ DOĞAL OLMAK
-Türkiye’de ciddi bir hayran kesimin oluştu, nasıl buluyorsun?
Elles: Çok seviniyorum, çok çok teşekkür ediyorum onlara. Ama ben ünlü olmak için kesinlikle oyunculuk yapmıyorum. Yeni hayal dünyalarını bir ekiple yaratmayı çok sevdiğim için oyunculuk yapıyorum. Bazı zamanlarda insanlar beni tanıyınca ‘yok ben o değilim, karıştırdınız’ diyorum. Çünkü en güzeli sanatçı veya ünlü biri olarak değil, iyi bir insan olarak sohbet edebilmek önemli. Benim için daha güzel ve doğal oluyor.
-Corona’dan ötürü kısa dönem Almanya’ya yerleştin. Nasıl geçiyor coronalı günler?
Elles: Burada çocuklarımla birlikte güzel vakit geçirdik. Hiçbir sıkıntı yaşamadım. Aslında heryere bir sakinlik geldi. Şu anda durum biraz daha düzeldi. Allah bir daha bunu bizlere yaşatmasın diye dua ediyorum. Tabi ilk zamanlar Türkiye’yi çok özlemiştim. Çok şükür uçaklar yine uçmaya başlayınca Türkiye ve Almanya arasında sürekli gidip geliyorum. Her iki ülkede çok sevdiğim ve birlikte çalıştığım insanlar var.
GENÇLER OYUNCULUK DERSLERİ ALMALI
-Köln’de siyasal bilgileri okudun, Türkiye’deki siyasi süreci nasıl değerlendiriyorsun?
Elles: Benim için en iyi siyaset sanatçı olarak insanların arasındaki bağı ve empatiyi kurmak olduğunu fark ettim. Benim için en etkili yol budur.
-Türkiye ile Almanya’yı kıyasladığında neler görüyorsun?
Elles: Her iki ülke birbirinden tabiki farklı. Fakat Almanların ve Türklerin birbirine çok uyumlu olduğunu düşünüyorum. Bunu milyonlarca insan, her gün ve yüzyıllardan beri kanıtlıyor.
-Son olarak burada oyunculuğa heveslenen gençlere önerin nedir?
Elles: Gençler için oyunculuk önerim, hayat için herşeyi öğrenmek, tecrübe elde etmek ve kendini eğitmek. Başka insanları canlandırmak için ilk önce onları kalpten anlamak lazım. Müzik, dans ve spor da çok faydalı. En önemlisi mutlaka oyunculuk dersleri almaları gerekir.