FRANKFURT
Mainz Johannes Gutenberg Üniversitesi’ne bağlı Çeviribilim, Dilbilim ve Kültürbilimleri Fakültesi’nde Türkçe Dil, Kültür, Çeviri Lisans Programı açıldı. Mainz Üniversitesi’nde çeviribilim temelli bir programda Türkçe okumak isteyenler 1 Eylül’e kadar başvuruda bulunabilir. 2 Kasım’da eğitime başlayacak BA programına başvuranların Almanya’da geçerli lise diploması (Abitur) ya da bunun dengi bir diploması olması gerekiyor. Programa başlamak için Türkçe düzey sınırlaması yok. Lisans programı altı sömestre sürüyor.
Dizdar: Türkoloji ile işbirliği yapıyoruz
Çeviribilim Kürsüsü Başkanı Prof. Dr. Dilek Dizdar, “Çeviribilim, Dilbilim ve Kültürbilimleri Fakültesi’nde açtığımız Türkçe bölümü, Almanya’da çeviri eğitimi kapsamında açılan ilk ve tek bölüm. Tabii Türkoloji bölümleri var Almanya’da, yanlış anlaşılmasın. Biz de Mainz’taki Türkoloji ile işbirliği yapıyoruz, Türkoloji ve Türkçe çeviri öğrencilerinin birlikte katılacakları çok güzel bir ortak projemiz var” dedi..
“Türkiye kökenli gençlere ulaşmak istiyoruz”
Mainz Üniversitesi Çeviribilim, Dilbilim ve Kültürbilimleri Fakültesi’nde 2008 yılında ilk anadili Türkçe olanlara yönelik çeviri yüksek lisans programı başlatılmıştı. Bu programın hala devam ettiğini kaydeden Mainz Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve program sorumlusu Dr. Şebnem Bahadır da şunları söyledi: “Artık anadili Türkçe olmayanlara da seslenen bir program açıyoruz, yanı sıfırdan Türkçe öğrenmek isteyen Alman gençlerini kazanmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda bu programla Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli gençlere de ulaşmak istiyoruz. Türkçeleri akademik seviyede olmayan, okulda Türkçe eğitim almamış, fakat evde, aile arasında Türkçe konuşan gençlerimizin Türkçelerini bir uzmanlık dili olarak kullanabilecek düzeye getirebilecekleri bir eğitim olacak.”
Türkolojiden farklı bir Türkçe Bölümü
Bölümde artık hem lisans düzeyinde Türkçe öğretebileceklerini hem de anadili Türkçe olanlara master düzeyinde Türkçe çeviri okutabileceklerini kaydeden Dr. Bahadır sözlerine şöyle devam etti: “Bölümümüzü Türkoloji ile karıştırmamak lazım. Üniversitemizin Türkoloji bölümü de var. Biz çağdaş Türkçe ve daha çok kültür elçiliği, kültür ve dil danışmanlığı, Türkçe uzmanlık metinleri üretimi, kültürlerarası iletişim konuları üzerinde duruyoruz. Öğrenciler, Türkçe’nin yanısıra ikinci ve üçüncü bir dil de okuyabiliyor. İngilizce’yi, Rusça’yı seçebilir örneğin. Türkçe ile birlikte açtığımız Arapça’yı okuyabilir. Böylece bu dillerde uluslararası ilişkiler, kültürlerarası iletişim, ekonomi, kültür, sanat alanlarında çalışabilecek bir düzeye gelir. Eğer öğrenci çeviride uzmanlaşmak isterse, yüksek lisansa devam eder, çeviribilim konusunda uzmanlaşabilir.”
Dünya çok dilliliğe doğru gidiyor
Mainz Üniversitesi’nde çok dilliliği geliştirmek ve çeviri eğitiminde toplumsal gereksinimler doğrultusunda dil çeşitliliğini arttırmak yönünde bir tutum hakim olduğunu kaydeden Dr. Şebnem Bahadır, “Almanya’da artık farklı toplumsal kesimlerin dillerine de ilgi artıyor, sadece ekonominin ya da siyasetin dili değil bunlar. Eskiden İngilizce, Fransızca, belki İtalyanca ve İspanyolca daha çok kabul görüyordu. Bu diller klasik diplomasi dilleri olabilir ama dünyada artık değişik siyasi ve toplumsal gelişmeler yaşanıyor. Örneğin Arapça ve Türkçe’nin önemi yalnızca Almanya’ya göçle birlikte değil uluslararası düzeyde de arttı. Dünyadaki toplumlar ve ülkeler artık çok dilliliğe doğru gidiyor. Bir iki dilin baskın olduğu bir dünya değil, değişik dillerin öne çıktığı bir dünyada yaşıyoruz artık. Almanya’da Almanca’dan sonra en çok konuşulan diller Türkçe ve Arapça. Türkiye kökenli çocuklar ve aileleri, Türkçe’nin saygın bir konumda olduğunu görseler, gençler lisede Türkçe derslerine girer, üniversitede de Türkçe üzerine lisans ve yüksek lisans yapar. Türkçe ile birlikte iki üç dil daha seçer, iyi iş bulabilir, iş olanakları artar” dedi.
Türkçe’nin önemi artıyor
Türkçe’yi akademik düzeyde ve bir uzmanlık dili olarak okutarak aileler arasında yaygın Türkçe’nin hörgörülen göçmen dili imajı, itibarı değişeceğini savunan Dr Şebnem Bahadır, “Türkçe her alanda önem kazanıyor artık. Ancak hem Alman toplumunda hem Türkiye kökenliler arasında Türkçe’nın bu önemi henüz anlaşılmış değil, yıllarca Türkçe’nin İngilizce ya da Fransızca’ya eşdeğer olmadığı görüşü önce dil ve eğitim politikalarında insanlara empoze edildi, sonra da göçmenler kendileri bu görüşü içselleştirdi. Türkçe anadil dersleri bu içselleştirilmiş görüşü yıkamadı. Biz bu programla Türkçe’nin ve Arapça’nın toplum içinde bir saygınlığa kavuşması ve çok dilli ortamın desteklenmesi için katkıda bulunmak istiyoruz” diye konuştu.
Bölüme ilgi duyan öğrenciler, 1 Eylül’e kadar aşağıdaki internet sayfası üzerinden başvuruda bulunabilirler:
https://studium.fb06.uni-mainz.de/bewerbung-zum-studium/bewerbung-zum-bachelor-sprache-kultur-translation/
Mainz Üniversitesi Türkçe Bölümü’nün web sayfası
https://tuerkisch.fb06.uni-mainz.de/
Foto: Mainz Üniversitesi