‘Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu’nun çağrısıyla, İstanbul Arnavutköy’e bağlı Sazlıbosna köyü ile Şamlar köyü arasında “İki deniz arasında yaşam var” çağrısıyla yapılan 11 kilometre yürüyüşte, kanalın geçtiği güzergah üzerinde oluşacak ekolojik yıkıma dikkat çekildi.
Yürüyüşten önce Sazlıbosna Meydanı’nda toplanan yaşam savunucuları burada bir forum düzenledi. Forumda İstanbul’u savunmanın hayatiliğine dikkat çekilerek, “Buradaki tahribat sadece suyun azalması değil, buradaki tahribat bütün sosyal dokunun kaybolması anlamına geliyor” denildi.
Bir başka yaşam savunucusu ise şunları kaydetti:
On bin tane kamyon gördüm. 60-70 senelerinde baraj yapılması için su ölçerlerdi. Müteahhitler geldi. O zaman dedi ki birisi ‘Eğer siz bu köyün altından geçen suyu bilseniz bir dakika oturmazsınız burada’. O kadar büyük bir nehir geçiyormuş bu köyün altından. Herhalde Tuna Nehri olması lazım. Ne kadar derinden geçiyor bilmiyoruz. Biz karşıyız yani böyle olmasını istemiyoruz. Tabi ki ‘Dediğimiz dedik’ diyorlar. Dilekçelerimizi veriyoruz, gidiyoruz bakanlığa… Ama bir sonuç çıkmıyor. Dikkate alan yok.
Bir yaşam savunucusu, Sazlıdere Barajı’nın yanından geçildiği sırada “Yürüyüşümüzün beşinci kilometresindeyiz. Bu İstanbul’un su ihtiyacını sağlayan 4 barajdan biri olan Sazlıdere Barajı ve bu bölgeyi yok etmek istiyorlar” ifadelerini kullandı.
4 saate yakın süren yürüyüş, Şamlar köyünde sonlandırıldı.
Sendika.Org