Türkiye’de Cumhuriyet’e yönelik soruşturma yurtdışında tepkiyle karşılandı.
Türkiye’de Cumhuriyet gazetesine yönelik baskın ve tutuklamalara, yurtdışında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları sert tepki gösterdi. CHP Hessen, Rheinland Pfalz ve Saarland Birliği‘nin çağrısı ile Frankfurt Hauptwache meydanında biraraya gelen, aralarında Hessen Türk Toplumu, Haziran, Frankfurt AKM, Cumhuriyet Kadınları Derneği’nin de olduğu siyasi grup ve sivil toplum kuruluşları, demokrasi için düşünce, ifade ve basın özgürlüğünün hayati önem taşıdığını vurguladılar.
Protestoda hükümete sert eleştirilen yönelten CHP Hessen, Rheinland Pfalz ve Saarland Birliği Başkanı Ali Ercan, ” İleri demokrasi söylemiyle iktidara gelmişlerdi. Anlaşılıyor ki demokrasi gibi bir dertleri yok, hatta demokrasiye tahammülleri bile yok, Bilim üreten üniversitelerde bilim insanlarının kendi rektörlerini demokratik yöntemlerle seçmelerine tahammül edemiyorlar. Cumhuriyet gazetesi, iktidarın partizan uygulamalarını, yolsuzluklarını, suçlarını kamuoyuna taşıdığı için hain ilan edildi. Ülkede basın özgürlüğünden söz etmek imkansız. Demokrasiden yana olanlar gücümüzü birleştirip ülkemize ve demokrasiye sahip çıkmak durumundayız. Cumhuriyet gazetesi sahipsiz değildir” dedi.
Hükümetin pek çok Cumhuriyet kurumunu işlevsiz hale getirdiğini ileri süren Ercan, “Biz demokrasiyi soldan okuyan halk yığınları, sosyalistler, sosyal demokratlar, Atatürkçüler, ulusalcılar, milliyetçiler, Aleviler, demokrat Sünniler, Gayrimüslimler, kendi aramızdaki düşünce ve yöntem farklılıklarını çok büyük sorunlarmış gibi addedip birbirimizi bir kaşık suda boğmaya çalıştıkça AKP bizi yok etmeye ve işlevsiz hale getirmeye devam edecektir. Daha ne kadar biribirizle uğraşacağız? Ülkemizde demokrasi çok büyük tehdit altında” diye konuştu.
‘Tek gerçek Atatürk’
Almanya Türk Toplumu Genel Başkan Yardımcısı ve Hessen Türk Toplumu Başkanı Atila Karabörklü de basın, düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki engellerin kabul edilemeyeceğini söyledi. Karabörklü özetle şunları söyledi: “Ülkemiz tarihinin en büyük sorunlarından birini yaşıyor. Çoğulcu demokrasinin önünü kesen, insanların özgür ifadesini engelleyen bir diktaya doğru gidişat var. Dikta rejimini kabul edemeyiz. 93. yılını kutladığımız Cumhuriyet’in daha iyi noktalara gelmesi, hepimizin sorumluluğu arasında olmalıdır. Demokarsinin, fikir ve ifade özgürlüğünün bir toplumda barışın olamayacağını biliyoruz. Demokrasiye hep birlikte sahip çıkmalıyız. Her toplum kesimi bu çalışmalar için biraraya gelmek zorunda. Türkiye’nin tek gerçeği, dünyada saygın yeri olan büyük lider Atatürk’tür. Onun ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkmazsak, sonumuz felekat olacaktır.”
Birlikte mücadele zorunlu
Cumhuriyet gazetesinin yalnız olmadığını kaydeden AABF Genel Sekreteri Özgür Öz de “Sözün bittiği, kurumların muhaliflerin teker teker avlandığı bir zamandayız. Teker teker televizyon, gazete, radyoların kapatıldığı, kapitalizmin insanı kendisine yabancılaştırdığı bir dönemde Avrupa ülkelerinin aydınlanmacı çizgilerinden uzaklaştığı bir dönemde hepimiz zor günler yaşıyoruz. Bu günleri aşmanın tek yolu, birlikte hep beraber mücadele etmekten geçiyor. AABF olarak Cumhuriyet gazetisinin kapatılmasını kınıyoruz” dedi.
Sıra CHP’ye de gelecek
Haziran adına konuşan Recep Bayer ise ülkenin freni boşalmış kamyon gibi aşağı doğru gittiğini savundu. Bayer konuşmasında, “Unutmasınlar ki bu kamyon çok sert bir duvara çarpacaktır. Bizler birlik olduğumuzda faşizmi en kısa sürede yokedebiliriz. Hertürlü haksızlığa karşı çıktığımızda iktidarı alaşağı edebiliriz. Tarihten ders almalıyız. Bizler birini götürmek istediklerinde hepimiz karşı çıkmak zorundayız. Gösteriyor ki Cumhuriyet’in tüm kazanımlarını yokettiler. Yarın sıra CHP’ye sıra gelecektir. Bizler sosyalistler, CHPlisi, HDP’lisi birlik olduğumuzda ancak faşizmi yenebiliriz” ifadelerini kullandı. Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Sultan Atıcı da çok fazla gazete ve televizyonun kalmadığını belirterek “Cumhuriyet adı özgürlümüz, aydınlığımızdı. Yarın Sözcü, Aydınlık, kısaca bizlerden yazan her kanal susturulacak. Susarsak sıra bize gelecek” diye konuştu.
Yüksel: Federal Hükümet aktif olmalı
Diğer yandan Hessen Eyalet Milletvekili Turgut Yüksel (SPD) de Federal Hükümete Türkiye konusunda harekete geçmesi için çağrı yaptı. Yüksel açıklamasında, “Cumhuriyet gazetesi çalışanlarının tutuklanması, basın özgürlüğüne yeni bir girişimdir. Düşünce ve ifade özgürlüğü gibi temel haklar olmadan demokratik işleyiş mümkün değildir. Hükümetin rahatsız olduğu için Cumhuriyet gazetesi halkı bilgilendirme işini yapamaz hale getiriliyor. Federal Hükümet tutuklanan çalışanların serbest bırakılması yönünde çaba göstermelidir. Endişe duymak yeterli değildir” ifadelerine yer verdi