ARZU DİNÇER
Eylül ayının son günlerinden birinde iş çıkışında servis aracından indiğimde evdeki işleri kafamda planlarken kendimi bir market zincirinin birinde buldum. Alacaklarımı sepete doldurmuş kasaya vardığımda kasiyer kızın arkasında yer alan kitap standı gözüme ilişti. Eylül ayında satışa çıkacağını bildiğim ama kişisel yoğunluğumdan bir süre daha alımını erteleyeceğim kitap bana oradan göz kırpıyordu. Benim gibi ünsüz yazarlar popüler yazarlara gıpta ile bakarlar. Geçtikleri yolları vs… unutuveririz ve neyse o yollar hemen onlar gibi kitaplarımız çıkar çıkmaz kapışılsın isteriz. Ütopik bir öyküdür bizimkisi. Neyse efendim kendi dertlerimle sizi boğmayayım, Ahmet Ümit’in “Aşkımız Eski Bir Roman” kitabından bahsediyorum size. Büyük bir heyecanla kitabı aldım ve büyük bir merakla üç öyküden oluşan bu 223 sayfalık kitabı o akşam bitireceğim hevesiyle evime ulaştım. Çarşıdaki hesap eve uymadı tabi
Kitaba ismini veren ilk öykü “Aşkımız Eski Bir Roman” da kitap tanıtım yazısının çerçevesinde yazayım Edebiyat tehlikeli olabilir mi? Sorusunun gerçekten ilginç cevabıyla yüzleşiyoruz. Enfes bir kurgu.
İkinci öykü olan “Overlokçu Kız” da kalem sanki el değiştirmiş hissi verse de ya ilk öykünün insanda yarattığı lezzet ya da kurgunun hemen çözülmesi sanki biraz tempoyu düşürüyor gibi.
Üçüncü öykü “Sergey Nikolayeviç Jerkovski’ye Ne Oldu?” bir solukta okuyacağınız bir tempoya sahip. Gerçekten iç içe geçen olaylar örgüsü ve kendi hayal gücünüzle sanki bir filmin sonunu tahmin etmekten kendini alıkoyamama halleri bürüyor insanı.
Sonuç olarak Nevzat Başkomseri özlemiş miyiz? Evet. Ama ben en çok Nevzat ve Evgenia arasında geçen diyalogları ve iletişimi çok sevdim desem…
Hepinize keyifli okumalar diliyorum. Bu arada kitapseverler için küçük bir öneri; ilk oluşumundan bu yana insanın yüreğine sevgi dolduran bir site var. Kitap siparişi verirken hayvan dostlarımıza da katkı sağlayabildiğimiz https://www.kitapkoala.com/ sitenin “Hakkında” kısmından bir alıntı yapmak istiyorum;
“insanların okumasını sağlayan ve de Hayvan Tedavilerini finanse edebilecek”
İstanbul’da bir kanun adamı, sokaklarda bir suç bilgesi. Başkomser Nevzat, karmaşık cinayetleri çözerken insan ruhunun derinliklerinde gezinmeye devam ediyor…
Edebiyat bazen çok tehlikeli olabilir. Anna Karenina, Madam Bovary, Esmeralda ve daha birçok kadın roman kahramanı… Bu muhteşem kadınlara ulaşmaya çabalarken, önce doğru düşünme yeteneğini, sonra da yaşamını yitiren bir adam…
Kimsenin önemsemediği overlokçu bir kızın cinayeti bile önemli sırlar içerir. Katil ve maktul apaçık ortadaymış gibi görünse de hakikat çok derinlerde gizlenmiş olabilir. Ama ne kadar gizlenirse gizlensin, Baş komiser Nevzat gibi vicdanlı polisler olduğu sürece karanlık aydınlanacak, adalet mutlaka yerini bulacaktır.
Aşk hiçbir zaman masum değildir. Petersburg’un soğuğundan, İstanbul’un sıcağına gelen bir Rus bilim insanı. İstihbarat servislerini birbirine düşürecek kadar gizemli bir kayboluş. Mutluluğu ararken kendini ölümün kıyısında bulan çaresiz bir âşık…
En zevkli anlar kanlı gerçeklere dönüşebilir… Cinayetleri çözmek için sadece aklından ve deneyimlerinden değil, yaralı yüreğinden de güç alan Baş komiser Nevzat, belki de en çok bu yüzden ayrılıyor benzerlerinden, belki de en çok bu yüzden seviliyor, okunuyor ve hatırlanıyor. “Aşkımız Eski Bir Roman”, onun bu zorlu serüveninde yepyeni bir halka…
“… mesleğini doğru yapmak için cesaret yetmez, aynı anda kocaman bir yürek ister. Ama o yürek çelikten yapılmıyor. Bir süre sonra el bombası gibi gümlüyor. O yüreği zamansız gümletmeyelim Ali. Zalimleri sevindirmenin âlemi yok.”
(Alıntı: http://kitap.ykykultur.com.tr/kitaplar/askimiz-eski-bir-roman )