İzmir Büyükşehir Belediyesinde görevli Doğan Akbaykallı, 2016 yılı Aralık ayında özel bir hastanede apandisit ameliyat oldu. Patoloji incelemesinde kansere yakalandığını öğrenen Akbaykallı’nın bu kez kanserin yayıldığı kalın bağırsağından 40 santimetrelik kanserli bölüm çıkarıldı. Ameliyattan sonra normal hayatına devam eden Akbaykallı, üç yıl aradan sonra ağrılarının artması sebebiyle yeniden hastaneye başvurdu. Yapılan tetkiklerde kanserin karın içerisine yayıldığı anlaşıldı.
“Eşinin 3 Ay Ömrü Kaldı, İstediklerini Yapın”
Doktorları kendisine büyük bir kanser ameliyatı geçireceğini ve operasyon sırasında da ‘sıcak kemoterapi’ i (HIPEC) işleminin uygulanması gerektiğini anlattı. Eşinin 18 saat süreceği söylenen ameliyata alındığında, akrabalarıyla birlikte ameliyathane salonu önünde beklediklerini anlatan Neslihan Akbaykallı, “Genel cerrahi uzmanı ameliyata girdikten 15 dakika sonra çıktı. Bize kanserin tüm organlara yayılması nedeniyle operasyonu sonlandırdığını anlattı. Ve bana dönerek, ‘Eşinin üç ay ömrü var, taburcu olduktan sonra tüm istediklerini yapın’ dedi. O an sanki yer yarıldı da yerin içine girdim. Çok zor anlardı. Ne yapacaktık, eşime ne diyecektik. Ağlamaya başladık. Servise çıkınca eşim bizi gözü yaşlı görünce işlerin ters gittiğini anladı. Ameliyata başlanamadığı için sıcak kemoterapi işlemi de yapılmamıştı. Daha önce İsmini duyduğumuz Dr. İsmail Özsan’ın kliniğine gittik. O da bize, ‘Yüzde 1 şansınız var ama ben ameliyatı yaparım’ dedi.
Umudumuzu Hiç Yitirmedik
Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. İsmail Özsan ve ekibi, bir kaç gün sonra Akbaykallı’yı yeniden ameliyat aldı. Dr. Özsan ve ekibi 15 saat süren operasyonda kanserli dokuları temizlerken, sıcak kemoterapi işlemiyle de mikroskopik boyuttaki hücreler yok edildi. Eşi ile 16 yıldır aynı yastığa baş koyan Neslihan Akbaykallı, çocukları Adnan (13) ve Deniz (10) ile birlikte omuz omuza verdikleri mücadeleden galip çıkmışlardı. Eşinin iki yıldır sağlıklı bir şekilde hayatını sürdürdüğünü anlatan Akbaykallı, “Tedavisinin her aşamasında yanındaydık. İyileşeceğinden bir an bile şüphe duymadık, umudumuzu hiç yitirmedik. Eşimin de umudunu yitirmemesi için elimizden geleni yaptık. İsmail hocamız da bize bu süreçte çok destek oldu. Gece yarısı bile aradığımızda bize yapmamız gerekenleri anlattı ve hep moral verdi. Kendisine çok teşekkür ediyoruz. Kanser hastaları ve yakınları hiçbir zaman umudunu yitirmesin” dedi.
“Doğa Gezilerine Katılıyorum, Avlanıyorum”
Eşine, ailesine, arkadaşlarına ve doktoruna minnettar olduğunu anlatan Doğan Akbaykallı, “İki yıldır çok sağlıklıyım. Doğa gezilerine katılıyorum, ava gidiyorum. Eşime ve doktorumuza minnettarım” dedi. Bir önceki ameliyattan erken çıkarıldığı sırada eşini ve yakınlarını ağlarken görünce ne yapacağını bilemediğini anlatan Akbaykallı, “Yarı baygın koridorda beni götürürlerken bir ara saati gördüm. Saatin 10.00 olduğunu fark edince bir şeylerin kötü gittiğini anladım. Odaya çıktığımızda eşim ve tüm yakınlarım ağlıyordu. Allah’a şükür şimdi çok iyiyim” diye konuştu.
Tetkiklerde Bir Tümör Odağı Saptanmadı
Dr. İsmail Özsan, hastası Doğan Akbaykallı’nın sağlığını iyi olduğunu belirterek, “Tabi tüm kanser hastalarında olduğu gibi Doğan beyin de taramalarına düzenli olarak devam ediyoruz. Apandiks tümörünün dördüncü evresi dediğimiz karın zarı tutulumu ile bize başvurdu. İdeal tedavi kanserin yayılma bölgelerini temizleyerek, sıcak kemoterapi verilmesidir. Hastamıza bu tedaviyi uyguladık. Yaptığımız başarılı ameliyat ve sıcak kemoterapi yöntemi sayesinde hastamıza yaklaşık 2 yıllık bir yaşam süresi kazandırdık. Şu anki taramalarda bir tümör odağı saptanmadı” dedi. Dr. Özsan, sıcak kemoterapi uygulamasının bazı hastalarda ikinci defa uygulanabildiğini ve bu hasta grubunda yaşam süresinin uzadığını gördüklerini sözlerine ekledi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)